Ücra bir Anadolu kasabasında

Yol üstünde bir durağındayım hayatının

Asma bağlarının salkımından koparmadan evvela

Gözlerini anımsadım kara iri taneli salkımda


Toprak çatır çatır çatlamış dudakların gibi

Özünde suya hasret bende sana muhtaç

Çıplak ayakla güç verdim toprağa

Ve senden şimşek hızıyla aşk almak için


Yol toprak engebeli çukur dolu hayatımca

İniş çıkışlı yolların matemli çınarıyım

Güzden evveli düştüm daldan yaprakça 

Savrulup ayaklarına öpesim gelir


Ah nerde bu otobüs sana gelen

Beklemelerim sabırsız çocukça şimdilerde

Ne çok beklersem o kadar özlüyorum seni

Sanki hiç gelemeyecekmişim gibi


İlk sendin ilkimdin sen ve son olan

Aşk uzak benden kimsesizliklerde yorgunum

Yeniden durağımdayım kızgın güneşte

Bu kavurucu sıcaklık öpüşlerini hatırlatıyor bana


Dudaklarım susuz yaz misali kavruk kurak

Tenim teninde ıslak güneşte sana inat

Ve ben duygularımı akıtıyorum gün dönümünde

Senin hiç bilmediğin duygularla

                                  ____________İrfankarabuluT