Hey acısı gülüşe kanayan çocuk
Tadamadığın dünün çalkantılı
Yarınına adım atmaktan endişeli
Yorgun ayakların
Hani adın Ömer, Enes, Ali olsa
İsterse Leyla yahut Ester ne fark eder
Ağırlığına tahammülü yok bedenin
Sağır zihinler sevgiyi nasıl anlasın?
Aldanma düşü kirli gülüşlere çocuk
Ey acısı süzgeçten sızıyan çocuk
Ödenecek bedellerin toplamıysa
Keşke dediklerimiz
Pişmanlığı neden azat eyleyemeyiz?
Mavi atlası paylaşan kanatlar kadar
İbadethaneleri ihanet yuvası
Helâl toprağı bölüşmeyen insanoğlunun
Gülüşünle kilitle inançsızlara kapını
Başlat içinde isyanı çocuk
Be hey acısı fokurdayarak damlayan çocuk
Özlem yığınına kurşunun tam isabet
Kuşkulandığında yıkılan hayallerin
Koyuver çığlıklarını hoş sadaca
İbretlik iz kalsın senden geriye
Nasılsa dönüş yok gidilen yerden
Ölüm akınırken yalnızlığımın yoluna
Açan güller nasılda sana benziyor
Kaynayan acıların yönüyken rüzgâr çocuk
__________________İrfankarabuluT