Metruk bir düşsün sen, Lavinia
Seyyah acılardan geçtiğime aşina
Sözcüklerim ve tapındığım Rabbim
Bununla sakit olsun yeter ki
yalnızlığın
Emsalsiz güzergâhında iteklediğim
Ruhum daralırken gecenin hikmetine de
akıl ermez hani
Hercaidir gölgeler
Bazense bir hengâme ömür
Harcadığım yıllar kadar
Uzağında kaldığım mutluluk denen
varamadığım şehir…
Köhnedir yüreğin hanesi ne zamanki
ayrı düşsem senden
Hutbelerde saklıdır mısralarım
Hüznümle sakit kalmalıydı maralım
Öykündüğüm gün ve gece
Şerh düşülesi bir esareti giyinmen
ötesi
İhtimaller dâhilinde idi mutluluk
Köpüren dalgaların salyası
Aşka değer biçen ölümsüzlüğün narası
Hüzün varsıl bir söylem
Gün yüzlü anam ve sevdiklerim var
evhamla
Yâd edilesi mazim
Küpeştesinde yüreğin
Bazense aştığım dehlizler
Yeter ki versin Rabbim muhtırasını
Sevecen bir coşku ve ben
Defolu gönlümde saklı elem
Nazenin köprüler inşa ettim edeli
İtibar ettiğim her insan ve sensin
benim na’şım
Namert bir esinti de olamaz aşk
Elbet baş koyduğum…
Rengi eflatun gecenin en çok da gece gözlerin
Yandığım kadar yakardığım
Aşkın imha gücü değil ihya ettiği bir
canlıyım
Yıkadığım elim yüzüm
Yaşardığım servi boylu güzün
Yeşeren gözlerim
En ufak şüphe duymadan sana koştuğum
Yalandan arınmış bir dünya hayali
benimki
Meczup gölgelerden firar ettiğim
Yasla yaşın tokalaştığı
Yarenim kalem ve sen Lavinia…
Yâd ettiğim mazimde saklı bir gizim
ben madem
İfa edemediklerim keşke malum olsa
yüreğine
İklimlerden şiirler ördüğüm
Gecenin kefenine büründüğüm
Öyle bir yolculuk ki benim
yüzleştiğim
Dünüm ve günüm ve içimde saklı
bilinmezin
Sefasını süremediğim dünyada nasıl ki
bir araya gelmez iki yakam
Ben de tıpkı sevdalı şehri İstanbul
gibiyim
Kopan kopçası güneşin
Bak yüreğimde saklı ışığın her
zerresi
Işıyan gözümden düşen yaşlar kadar
Bakaya kaldığım her gün bir ömür
Şatafatlı yalnızlığıma da varsın
düşsün gölgeler
Sehven varım ya da yok
Semada saklı varlığım ve yüreğim
Yakardığım kadar
Hicviyim dünün
Hangi mertebedir söyle, Lavinia yenik
düştüğüm?
Yandan çarklı değildir gülüşlerim
Ölümsüzlüğü dilediğimse yalan
Öldüresiye severim ben hep sevdim mi?
Özneldir yangınım
Öz veri ile ihtisasım
Aşka ip atlatan bir çocuk gibi
Sözlendiğim gecenin yağan rahmeti
Elanın dikizinde
Eşrafın yitiminde
Yalnızlığa kor heceler eklediğim
gecenin sabahında