Neyin özlemi var sahi içimde dört
gözle yolunu gözlediğim.
Farklı olmanın hatırına yaşamak ve
tekrarlamamak adına kendimi tüm uğraşım.
Bir şeyleri değişmeli ve bunu ben
başarmalıyım ama benden başka her şey herkes aynı kalırken ben duyguların ve
hayatın sunumunda nasıl farklı kılabilirim ki yaşayıp yazdıklarımı?
Şükür hayal dünyam imdadıma yetişiyor
ve imdat kolunu çekip firar ediyorum bedenimden eşlik eden baş dönmemi bile
umursamıyorum hatta açlığımı da. Kolay kolay da dönmem üstelik hedefimden diğer
yandan fevri olduğum için çok şey de elimden kayıp gitti işte ve nice insan.
Bir yitimim ben belki de: beylik bir
söylem değil hani varsa yoksa bir bitim gün sonunda ve yiten zamanın arkasından
ağıtlar yakacağıma yüreğimi d/ağlıyorum bilfiil: sessizce ve uzaktan seyrine
dalmışken hayatın üstelik.
Mikado çöpleriyle oynamayı çok
severdim küçükken ve akla zarar olduğum o günlerden tescilli.
Canım babaannem, evde peşimden
koşarken düşüp de kalçasını kırmışken ameliyatlı haliyle nasıl da yordum onu o
hastane odasında ve yan odada yatan hastanın kız kardeşi ile saatlerce mikado
çöpleri ile oynadık.
Dört ya da beş yaşındaydım ve daha
dün gibi aklımda.
Çok kızar bana sevdiklerim:
‘’Unut artık geçmişi ve seni üzen
neyse ve kim unut.’’
Diyemiyorum da onlara; acılarımla beslendiğimi
ola ki diyeyim kızılca kıyamet kopacak ama yazarken bunu açık yüreklilikle
itiraf ediyorum sizlere.
Enteresan bir hayatım var bir o kadar
sıkıntılı ve sıkıcı ama detaylarla mutlu olmayı başardığım için bir de en çok
kendime gülerken…
Saf olduğum kadar saf tuttuğum insan
sevgim ve ansızın hâsıl olan kalp gözüm: şunun şurasında bir ya da iki yıl oldu
kalp gözüme kavuşalı lakin birilerine bir şey anlatırken somut veriler
sunamıyorum ama malum oluyor pek çok şey bana.
Ermiş değilim ne de deli: veli olma
ihtimalim de yok çünkü ben öğrencinin ta kendisiyim bu bağlamda ne erme
mahiyetinde veli ne de kendi velim olamıyorum.
Kastığımda hayatı iyi şeyler olmuyor
ve oluk oluk yağıyor olumsuzluklar sanırım düşünce gücümle çağırıyorum ne varsa
bir o kadar kendime yükleniyorum.
Sözcüklerden de kahveden de fal
tutacak halim yok ama bir avuç sözcüğü sayfalara sermek iyi geliyor bana adeta
gün bitiminde yenileniyorum ve falım da gerçekleşmiyor ola ki tahmin etmeye
çalışayım olacakları.
Rutinde saklıyım ama değişken ve
delişmen mizacımla aynı olan şeyleri başka bir boyutta gözlemlediğim de doğru
ve ben de boyutsuz olduğum kadar kalemin de ucunu kırıp yeniden
şekillendiriyorum.
Göz önünde olan insanlara hayret
ettiğim kadar var hani. Göz önünde olmaktansa özümle sözümle bulunayım hayat
denen platformda ve geri planda kalmayı sevdiğim için yeltenmiyorum da ulu orta
yaşamaya ya da dolaşmaya artık hangi anlamda alırsanız söylediklerimi.
Dediğim gibi; değişik boyutta
yaşıyorum ben hayatı: a, evet, bir de sanal dünyada yaşadıklarım ve her nasılsa
iki dünya inanılmaz soyutlanmış birbirinden.
Yazmaya başladığım ilk günden beri
pek çok duyguyu ve sözcüğü ve hikâyeyi ve nicesini kaleme aldım ama yaşadığım
dünya ile yazdığım dünya hali hazırda tanışmadı birbiri ile diğer deyişle
kesişmedi yolları bu iki dünyanın ve ben de yarım küre gibi ya da karpuz misali
ikiye b/ölünmüş halimle ve kendimle cebelleşiyorum.
Yaşadığım kadar çevremde olan kimse
asla okumuyor yazdıklarımı ya da ben öyle sanıyorum çünkü tek kelime etmezler
yazdıklarım hakkında. Sanal dünyada yolumun kesiştiği onca insandan çok çok azı
gerçek hayatta konuştuğum ve görüştüğüm bu bağlamda aklım ermiyor bu iki
dünyanın neden birbiri ile restleştiğine.
Rastlaştığımsa sair duygu ve işte
hayatımı şekillendiren ve kaleme alıp hayatı yazıya döktüğüm bir o kadar hayal
dünyamın da esintisi ile uzayıp giden yüzlerce belki binlerce cümle.
Kayda değer şeyler yapmayı çok
istedim bir ömür aslında yaptım da ve başarılarım illa ki kayıt dışı addedildi
zaten bir ara nüfuz müdürlüğündeki eksik beyanımla boşa da düşmüştüm vatandaş
olarak ve zararın neresinden dönsem karda bunu da bir şekilde çözümledim.
Yazmaya başladığım ilk günden bu yana
edebiyat benim için bir amaç olarak zuhur etti ve ben hayatımı adamışken
edebiyata araya giren pek çok şey, annemin ve kardeşimin rahatsızlığı ve
yaşadığım özel sorunlar şu bu derken yaptığım hatayı da fark ettim son anda
çünkü amaç odaklı bir yaklaşımla kendime zarar verdiğimi geç de olsa fark ettim
işte bu yüzden edebiyat artık benim için bir araç: okumak ve yazmak babında.
Öğrenciliğimde olsun meslek hayatımda
olsun hele ki öğretmenlik yaptığım yıllarda kitaplar asla eksik olmadı
hayatımdan. Bankada çalıştığım yıllarda bile dış ticaret ile ilgili ne var ne
yok edindim gerçi o hayalimi de yangına kurban verdim ama…
Bunca kayıp. Bir de insanlar ayıp
addetmesin mi?
Ne de olsa para kazanmayı reddedip
üniversiteye bir daha döndüğümde herkesin nazarında eksik akıllıydım ve de
eksik etekli.
Elbet pes etmedim ve kürsüde yer
edinmek için sonuna kadar bitirdim de enerjimi.
Kaderi zorlamamak lazımmış geç de
olsa anladım bu anlamda yazarak da para kazanmayı beceremediğim için artık
kabullendim yazgımı.
Sev ve yaz ve yaşa Gülüm.
Azıcık da olsa kendimi sevmeyi
başarmışken ve de hayatımda aştığım çok şey.
Ben yazmayım da kim yazsın?
D/işe d/okunur çok şeyi hedeflemişken
artık kendimi ve de kalemimi hayatın akışına bıraktım elbet O izin verdiği
sürece ve gerçekleştirmem gereken çok şey de beni beklemekte.
Adı umut olan ve adı sevgi diğer
yandan katlanan inancım bense her halükarda ufacık bir zerreyim hiçlik makamına
talip ve hiçliğinden memnun bu bağlamda sizlere teşekkür ederim.
O halde adım Sevgi olsun şu andan
itibaren ya da üçüncü adım ve ben adımlarken hayatı kalemden dökülenler ve
sizler gözümün nurusunuz ve iyi ki de varsınız.
Sevgimle gönül dostlarım…
teşekkür ederim
Günün güzelliğini gönülden kutluyorum tebrikler efendim.
Sonsuz selam ve saygılarımla.
Çok teşekkür ederim değerli hocam
Sonsuz selam saygımla