Kır kabuğunu aşkın

Mana yüklü evrende sokul yeniden varlığına

Düşler hükmeden

Düşe kalka büyürken insan

Düşmez kalkmaz bir Allah

 

Kırk bir pare top atıldığında

İçinde kalan ukde ile sadece Rabbine sarıldığında

Himayesinde aşkın

Hicvi özlem yüreği titreten

Defolu gönüllerden firar etmekle

Yaşadığın zorlukların maliyeti ile

Mana dünyanda büyüt varlığını sevdanın

 

Yakamozların eşliğinde

Çığlık çığlığa martıların hicabıyla

Varsın görmezden gelsinler seni

Sinende saklı her duanın rahmetiyle

Dökülsün de yüreğinden yalnızlığın fermanı

Dikiş tutmaz ömürden son arda kalan

Hasretini kucakla sevdiklerinin

 

Mevsimin koyu

Haşmetin koynu

Bir dolu bir boş sözcüklerin koyuluğu

Konduğun kadar tepeye

Düşen varsın olsun yaşının rüzgârında

Yasınla hizaya gelen hayat denen hicran

Yâd edilesi mazinden arda kalan

 

Kuyucaklı Yusuf

Candır Yunus Emre

Önce can sonra canan

Hutbelerin esintisi

Ve işte tokalaştığın kaderin

Toynakların sesine serili düşlerin

Seferberliği

Huzmesi bir şiirin

Hüznüne kefil olduğun sevdalı yüreğin

 

Miadı dolansa insan

Miladı olsa olsa sevdanın g/izinde saklı her mısra

Mana dünyanda yakana taktığın

Aşk denen rozeti

Yeter ki kirletmesin insanlar

Balçık değil hayat

Ne kadar hoyrat olsa da rüzgâr

Mealin ve mecalin

Melun gölgelerin uzağında

Asılı kaldığın göğün her zerresi

Kilit noktası aşktır elbet evrenin