Ölgün imgelerden elimde kalan: önsezimde saklı kehanet

İzbeler salgın duyguların indinde

Mağlup geldiğim iklimin dilinde

Buyurduğum bir öfke değil asla

Sözüm ona bilgiç kalemin tininde

Doğurgan nameler, nidalar

Kökümde ayrı düşmediğim metruk bir iklimde

Nemalandığım varsa yoksa aşk ve efkâr.

 

İnfaz edilmiş sevgine duacıyım hüzün kokan şehrin istilasında

Yabancı kelamın yongasında

Saklı tutulası hatıraların hatırına

Yumulduğum yüreğinden doğan güne ve aşka

Şiirden çok şiirce sevgilerin rotasında

Varsın kopsun kızılca kıyamet

Ertelenmiş bir ölümse eğer ki;

Bu aşkın dilemması

Üstü örtülü hayallerin duvağında saklı

Masumiyeti

Ve frapan yüreği kutsayan sevginin dil yarası…

 

Sevemedim gitti geniş mezhepli insanları

Sevap bildim sevilmeyi sevmeyi de

Semiren hüznün bekası olsa ne ki

Dilediğim kadar dillenen yüreğimden arda kalan

Tortusu bilinmezin ve gizemin

Rüyalarımda dahi tutuklu kaldığım gerçeklerin sedası

 

Dünde kalan hoşluk

Kutsal bir imge bildiğim içini şiirle ve sevgiyle

Dolduracağım o devasa boşluk

Varsın olsun ertelensin mutluluk

Yeter ki; göğsümü gere gere yaşayım

Semada saklı ruhumdan

Şiar edindiğim şiirden ve kelamdan arda kalan

Duaların titrinde savrulan yalnızlığım

Kimsesizliğimin sonlandığı her ezan vakti

Rüştünü ispatlamış olduğum hüznün bitmek bilmeyen

Vardiyası.

 

Bir izotoptur yazmanın hüviyeti

Önce şerh düştüğüm bir duygu ve nice yenilgi

Damlar da damlar aksi yüreğimde saklı

Tortunun g/izini sürdüğümün ertesi

Sınandığıma vakıf ölüm öncesi

Dirayetimi saklı tutup uçabildiğim gerçeği

Varsın olsun kimine göre izafi

Varsın batsın kayığım

Ne çıkar ne çıkar kâğıttan olsa sefasını sürdüğüm

Saltanatım ve sandalım

Yüreğimdir küreği kürediğim düşlerimin

Tünediği aşkın rahlesi

Tutuşan yüreğimin külü ve külliyesi

Nakşeden iklimin devasa rahmeti

 

Bir mahzun bir coşkulu

Bazen alabildiğine fevri…

Tutuklu olduğum hayatın özeti

Değil asla yazdığım sadece bir şiir

Dilemması içimden geçen vapurların ve yan batan gemilerin

Sevdasını titreten ve tüttüren bir baca misali

Günbegün sihrine bandığım aşkın misinasına eklediğim

Binlerce boncuk ve şiir

Bakaya kalan hatıraları güncellediğim kadar

Gücüme gitse de bazen yaşamak

Yandığımın ertesi

Yalıtılmış yüreğimin mimlendiği

Belki de rüzgârın öfkesi

Her zerremle savrulduğum

Bazense büyüyen yangınımla tozu dumana kattığım

Ölümün arifesi…

 

Bakaya kalan günün mucizesi

Ve aşkın müjdesi

Soldan sağa bazen baştan sona saydığım kadar

Sağanağın günbegün büyüttüğü bir fidan misali

Varsın olsun firari bir mizaç

Varsın olsun kelamı yitik bir naz

Varsın olsun suskuyu giyindiğim ömürlük telaş

Elbet ben de açacağım binlerce goncanın eşliğinde

Solgun yüreğimde de asla sonlanmayacak ettiğim niyaz…