Sönük yıldızın ateşini özler oldum oysa ben mevsimi olmayan bir çığlıktım.

İçime kapandığımdan ziyade yüzüme kapanan kapılar.

Bazen lenduha düşler bazen lahit bildiğim dizeler.

İkramı mıydı mevsimin bu sırnaşık telaş?

Efkâra hatimler indirdiğim günün müridi miydi kalbim…

Bense aşina bir yüzü sevgi belledim içimde hicranı mevsim aşkı ise köle bildim…

Külliyen yalan insanlar.

Külliyen isyan nasıl ki namzet iblisin laneti…

Öykündüğüm mısralar var düşmek bilmeyen yakamdan ve göğsüme iliştirdiği bir rozet adeta aşkın izleri.

Göğün hükmüne erdim gecenin siyahına kardım hayallerimi bazen kuş oldum uçtum bazen buhran olup içine düştüm çukurun.

Fıtratımda saklı kalp gözüm aşka binaen sözcükler ördüğüm bir şiirin hikâyesinde saklıdır efkârım.

Yıldız kümeleri ve gül bahçeleri nasıl da aşikâr ışık tutan yüreğime bazense kazdığım kabrim sudan bahanelerle çekip gitmek istediğim.

İçimde kalan nice ukde bazen yüreğime değen gözlerin.

Gövdem delik deşik ve her bir yerimden sızan acının reçinesi.

Bağdaş kurduğum gece.

Ah, nemrut adeta dile gelmeyen binlerce hece.

Afakanlar bastığında yerin dibine girdiğim bazense yüreğimin bam telinde saklı üç beş izi nasıl ki yol bildim ve yordam bilmeden sevdim sadece aslında afaki idi bulutlar aslında bulutlardı öykündüğüm ve benim bir hikâyem yok binlerce hikâyenin izidir sürdüğüm ve gizidir sürüldüğüm.

Sürmenaj olan zihin.

Kabrimde mi saklı teselli?

Ah, hicreti ömrün asla hizaya gelmeyen aşk meleği bense kopacak kıyamet öncesinin provasını yapıyorum her dara düştüğümde koştuğum yalın ayak sadece Rabbim.

İçimde tüten.

Dışıma sızan.

İçerlediğim.

Bazense şiirleri dize dize içtiğim.

Diz dizeyim her bir dize ile ve sancağımda saklıdır mabedim.

Efkârın isi bulaştı üstüme ve yalnızlığın telaşı ile sürüldüm başka başka coğrafyalara.

Hükümranlığında Mevla’mın ve işte şerh düştüğüm her duygu her sure salkım saçan yüreğim bense mevsimsiz bir rüzgârım günü def ettiğim geceye kucak açtığım sadece sevdayla kucaklaştığım.

Anamın ak sütü gibi helaldir her şiirim bazense yüzükoyun yattığım bir esaret bilinmezin girdabında bir sitayişten öte simamda saklıdır esrarı matemimin.

Köpüren dalgalar.

İstifli heceler ve rüyalar.

Hamt ettiğim kadar haiz olmadığım neyse yokta gözümde en çok da dünyanın malından mülkünden geçti geçeli geceyi şiir geçe düştü yolum tek kişilik kabrime.

Kılavuzum bülbüldür.

Laneti karganın salkım saçak sümbüldür gülün yoldaşı.

Manen kuvvetli bazen cüretkâr en çok da yanıldığım insan izlekleri yüreğimle sevdiğim yalnızlığımla vazgeçtiğim bense bir güvercinin kanadındaki benek gibi içimde seken hecelerden bir mabet inşa ettiğim ve işte rüzgârın pervasızlığında saklıdır mealim.

Çöller aştım.

Dağları engebeleri geçtim.

Sonunda kendime vardım ve geceyi şiir gece yüreğimle huzuruna çıktım Rabbimin.

Her ezan vakti içim bir hoş olur ve telaşla koşarım rahmetin başucuna bağdaş kurduğumdur inanç basireti bağlanan mutluluğa öykündüğüm kadar huzurdur tek tesellim ve her tecelli ettiğinde şükre doymadığım göğün de surlarına serilirim ve sarmalında inancın serlerimi sırlarımı Rabbime emanet ederim.

Mevsim çağırır.

Rüzgâr arzı endam eder.

Hazan susar bahar göçer.

Yazdır kışın habercisi bazense isyankâr gölgelerden dökülen çamurdur üstüme bulaşan ve rengimi sunarım geceye gece ise burnunu çeker bense hıçkırırım hece hece.

Telaffuzu yok bazı duyguların ve yüreğime tercüman olan kalemim elbet her teşrif ettiğinde ilham meleği dört başı mamur şiirler dilerim Yaratandan.

O’dur sevdiren ve yazdıran.

Yalnızlığımı pay ettiğim inancın hikmeti işte rücu ettiğim.

Bir reverans ise şiir.

Bir referanssa huzur.

Nüansı yüreğin ve peşrevi sözcüklerin ve işte kat çıkarım maneviyata ve kat izimle yâd ederim dünümü ve sevdikçe severim kendimi.

Bir matemden arda kalan bir de meali olmayan duygular ve teftişe çıktığım bir gece vakti şiirlerle dikerim yüreğin ve evrenin söküklerini ve tam da zamanında birleşir yollarımız:

Geceyi şiir geçe.

Geçe kalmadan gecelediğim her şiirdir künyemde saklı ismime nazire eden.

Şiiri aşk geçe damlar dizelerim ve gözyaşıma hasret bir kuş gibi göçerim gecenin köründe düştüğüm şiirin peşine peşinen severim de kendimi.

Aşkın rakkasesi iç sesim.

Şiirlerin merhalesi yalnızlığım.

Kaç boyutsa savrulduğum ve şiirlerle hudutlar aştığım geç kalmadan şiire ve geceyi şiir geçe içimdeki huzuru tamamlayan Rabbin verdiği güç ve ilhamla…