Card image cap
Bi̇r şi̇i̇rde bi̇le yaşatiyorsan aşki ve umudu

‘’Ve aşk bize rağmen kurulmuş iki kişilik bir imparatorluktur.’’ (Haydar Ergülen)

 

 

 

Kaç mevsim geçti üzerinden?

Tanımlanması zor bir ülküydü mazi,

Ömrü

Bölgelere ayıran

Belki de karanın batağı idi

Ayrı düşmüş iki ada

Ve dürttü mavi tüm renkleri.

 

Bozguna uğrayan türevine insan ırkının

Kılçıklar saplandı.

Aşktı aksayan

Aşktı külfet yükleyen

Aşkı hem de serinleten.

Temmuzun küründe bir yanılgı

Aşkın b/atağında bir sancı.

Şimdisine tapan İlahi acı

Öykündüğü mevsimde dik açılı gölgeler:

Hipotenüsü kayıptı üçgen ilişkilerin.

Adı olmayan bir ırmak mesela

Adını unutmuş bir adam

Kadınınsa yoktu hiç ümidi.

 

Diri mevsim tensiye etti ölümü:

Düşledi, dişledi her yenilgiyi

Mağdur bir düş’ün de öyküsüydü gün

Günden öte hüzne saplı kılıcı

Bir de bükemediğin

Bileği mi öptüğün son ayraçtı?

İnsan denen tinin de mağdur öyküsü:

Mazlum bir yetimde başladı inkâr

Çapulcu gölgeler öteledikçe masumiyeti

Kazan kaldırdı ırklar ve erkler.

Her çözelti bir yengiydi;

Her yengi de diri bir yargı.

 

Ötelenen aşkın mağdur ekseninde

Azametli bir lehçe

Kulpu kırık düşlerin de titrinde

Doğurgan bir sabah:

El, el üstünde idi:

Güneşin

Ayakları gerisi geri giderken

Tabularına sadık masum hayatların da

Janjanlı rüyasıydı

Misafir ettiğin her duada

Huzura dönük yüzünle

Ölümü dahi sahiplendiğin…

 

Yoksa ölüm müydü sahip çıktığı her duyguyu

Gömerken bulutların pırıltısında

Yeniden doğduğunun da müjdecisi?

Azat ettiğin her dünde saklı hümayunu sevdanın

Ve her sevdada saklı ölü yetilerin

Uzağında kalsan bile nefsin

Nefessiz kaldığın günlerin özrü mü yoksa?

Yoksunluğun her imlecinde tümlenen vasiyetin

Vuku bulan bir şiirde bile yaşatıyorsan

Aşkı ve umudu…

 

Ne duruyorsun, sefil gölgem?

Azığa alındığın değil miydi

İlla ki ömrünü resmeden?

Şimdi çekilebilirsin huzurumdan:

Keyfim olunca davet ederim seni:

Azıcık uyumalı ve dümenine geçmeliyim mabedimin:

Hangi kifayetsiz cüret edecekse söndürmeye

İçimdeki İlahi Aşkı,

Sanır mısın ki kolay geldim ben bu günlere?

Yaşadığım kadar da kefilim düşlerime

Düşmediğim kadar yakasından mucizelerin

Sadık bir kulum da Rabbine:

Çemkiren iblise lanet okuduğum

Ufkumda uçarken dahi nutkumun tutulmadığı.

 

Sevdiğim kadar mutluyum;

Mutlu olduğum kadar yalnızlığın ırkında

Bir melun hece

Tabi olduğum hepi topu

Aşkın rükûsu

Sancağına kazılı ruhumda

Ruhumsa emanet Yaratana

Kâinat durduğu sürece

Gözlerimdeki ışıltıyı da saklı tutacağım

Ettiğim her yeminle

Edindiğim mertebeyi sürdürmek evrenin indinde.