Card image cap
Oysaki̇ bi̇r gül sifatiyla sunuldum ben bu aleme

Mavi sadece mavinin bakir özlemi

Sırp Sındığı savaşındaki mağduriyet

Belki de yosun tutmuş sevdanın mutluluk hayali…

Dipçiği ile sürgün edilmiş düşlerin de ihtarı

Haşmetli gök ve Tanrı

Uzvu olmayan bir gölge

Belki de hayaleti olmayan bir renk

Düşkün yüreğimin kamburu illa ki sevgi.

 

Azat et, beni Rabbim

Kül renginde ölümü uçur ruhuma

Esefle acırken içimdeki yetim dizeler

Dize geldiğim de yalan hani:

Ne zalime köle ne de nefsime

Başımın tacı yorgun yıllarım

Bir de düzene uyamadığım…

 

Aşk ile ahkâm kesen yabancılar,

Aradığı tılsımı buldum diye mağdur eden

Kefen bezim…

Rabbim, yana yakıla giydiğim bir gelinlik misali

Aşka kurşun yağdıran münafık

Bir de gölgeler, güzel Allah’ım:

Aşk ile yıkadığım yüreğimde açan küçümen tohumları

Yılgı ile yergiyi birbirine karıştırdığım.

Müspet bir nota belki de

Yediden sonra gelen efkârın diğer adı.

 

Aradığım otuzunca harf

Düşse yakamdan keşke yirmi dokuz cahil imge

Benlik bir dirayetle uymadığım sapkın

Bir de yediğim zıpkın:

Şimdi bir öğretiden çıksam yola

Sonra kuyruğuna bastığım iblisin tüylerini yolsam

Yetmedi aşk diye inleyen

Rahman bir duyguyu buyur etsem yüreklere

Yanlış anlaşıldığım yetmedi mi

Denk düşerken bunca zalime?

 

Telaşım, bak göğün de tam kenarı:

Zaaflarım…

Ne mi kaldı geriye?

Sanrılar bir de semtin sakinleri selamı bile esirgerken

Yufka yüreğimde yorgun tabanlı sevdam

Yana yakıla eziyet eden

Tanımsız ve sıfatsız oysa mevsim

Göğün laneti yağan üstüme

Oysaki rahmeti ben hep aşkla andım.

 

Mıntıkamda varsa yoksa yanılgı

Bülbülün çektiği değil mi dilinin belası

Oysaki bir gül sıfatıyla sunuldum ben âleme:

Gülemediğim ne malum?

Adınla yaşa diyen her sevgi ise başımın tacı

Oysaki örselenen bir cesetten budur tüm kalan geride.