Gülüşlerimi topla yerden

Yerle yeksan olmuş ömrün son güftesini ise

Yazdığım gibi oku içinden, en derinden

Mübalağasız sevdiğimsin

Temkinle yaşarken ayaklarına serdiğim

Yürek iklimim ve kaderim

Münazara ettiğim kalemden damlayan sözcüklerim

 

Muhatabımdır yalnızlık

Kök salan kordan heceler

Yüreğin devasa hikmeti

Azrail olsa da peşinde insanın

Hükmedene tabi

Rabbine sadık müdaviyim ben sevginin

 

Delişmen rüzgâr ve fıtratım

Simli yollarında yıldızların

Bir bir sektiği gökte saklıdır yürek pınarım

Afaki değil yaşadığım

Anlam dolu bir hayat arsızca sevdiğime biat

Sözcüklerim bol keseden

Hüzün diken kalemim ve sürdüğüm saltanatım

 

Rakımı öylesine ulu ki aşkın

Zemherilerde doğar ve büyür maruzatım

İklimler ikiletmeden sevdiğim

İmha gücü keşke mümkün olsaydı içimden geçenlerin

Yine de razıyım kaderime

Kenetlendiğim alın yazım

Varsın olsun esen meltem olayım

Matemin de büyüdüğü hüzün ikliminde.

 

Devasadır sanrıları insanoğlunun

Oysaki insan inandığı ve sevdiği kadar bağlı kaderine

Haşmetli bir yoksunluk olarak addedilse de

Kararan göğün metaneti saklı sözcüklerin içinde

İçimdeki o arazi

İçerlemediğim gün yok ki

İçtiğim şerbet aşkın hikmeti

İradesi güçlü bir yalnızlık bu

Her halükarda kimsesizliğimi sonlandıran

Dualarımın nezdinde yaslar söner ve büyür yangınım

Bir kıvılcım deme asla adına

Ya da bu benliği hor görme

 

Hüzünse muadilim

Müsebbibi hasretin

Bulutlar çöreklenir tepemde dolunay

Hüviyetim tescillenir ayaklarıma bastığım kadar

Yâd edilesi dünüm ve andaki mevcudiyetim

Sarrafıyım duyguların tümlenen yüreğim

Dik durmaksa payıma düşen

Payidar olmalı insanın içinde saklı inanç ve gizem

Bilen biri var madem

Bilinmezin de mealidir yarınlara dokunan kimliğim