‘’Hangi bulutlara niçin sarındın

Gözlerindeki mavi kimin gökyüzü

Süheyla değildi başkaydı adın

Gülüşlerin donuk neşe öksüzü

O erken sonbahar görüntüsü…’’(A. İlhan)

 

 

 

Yalnızlığını as da portmantoya öyle gel, Süheyla

Issızlığını kimse leke süremez sana da

İhbar ediyorum artık sana duyduğum aşkı

Nemalandığım nice çiçek nice söz sensiz yok anlamı

Hiç birinin.

Hiçliğimi örtündüm de geldim…

 

Teyakkuzda geçen her günün hatırına

Göğe çiçekler serptim sen diye

Yok ne yerim ne yurdum

Yudumlandığım aşka namzettir yüzündeki gamze

Ah, içinde kaybolduğum yalnızlığa biçtiğim hırka

Ben de sen gibiyim, Süheyla

Boy veren gecenin eşrafıyım ve yanık sesi aşkın

Bağdaş kurduğum şu devranın tam da ortası.

 

Ne yerdeyim ne gökte

Sahiplendiğimdir aşkım senden yana

Gizimle seninim sihri bilinmezin

Sadık olduğumdur sadece Tanrı sonra sen

Göğsümde hıçkıran kuşlar

Başını okşadığım özlem yüklü yankısı sözcüklerimin

Diken diken olurum ölümü düşündüğümde

En çok da sana kavuşamadan ölme ihtimalim yok mu?

 

Hasretim mutluluğa

Mutlak kaygılarım ıslandığım sağanağa

Temkinliyim artık severken ve de başım gözüm üstüne

Sıradanlığın uzağındayım

Sırasız ölümler diliyorum senden ve annemden önce

Nasıl yaşarım yoksa yokluğunda sevdiklerimin?

 

Yaşamak denirse yüreğin depara kalktığı her gün bitimi

Sağdıkça aşkı serildikçe rahlesine yüreğin

Kodaman gölgelerdir peşime takılan

Sen beni bir de gençliğimde görecektin

Gerçi henüz bin yaşına ermedim ama…

Boş ver sen onu bunu Süheyla

Şıktır mizacım şirin gülümsemem

Yeter ki solma vaktinden önce

Artık da yorma ölmeden ölmeye sektiğim şu imkânsızlığın

Seyrinde.

 

Tokalaştığım yine hüzün

Tenimde saklı oynaşan bulutların az sonra bırakacağı yağmur

Yâd ettikçe dünü daha çok seviyorum seni

Mevcudiyetim ve muvaffak kıldığım hayallerim

Şimdilerde hüzün denen gergefin müdavimi

Sonrasını Rabbime bıraktım.

 

Hoyrattır fıtratım

Ama kuzu gibiyim sevdiğimde

Kurda kuzuya yem olmadan seni almalıyım başucuma

Tepegözü evrenin telaşla sevdiğim

Kuşbakışı ahretin

İki cihanda da benimsin, Süheyla.