Card image cap
Annem bi̇lse de şi̇i̇r yazdiğimi...



Fitillenen bir ateş sair duygu ve öznemle cebelleştiğim aslında özlemin imgesi iken şiirler.

 

Anneme ithaf ediyorum bu şiirimi.

 

Sevmeyi bana öğreten ve beni karşılıksız seven tek insan.

 

Ömrüm senin olsun annem.







Ufka sığınan yaralı meleğin kalbiyim

Düşkün ve reşit imlerin de telaşı

Mevsimsel bir vazgeçiş benimki:

Asiyim ve terbiyeli ve fazla mavi.

Şerh düştüğüm nice yeis

Gölgeme danıştım bir gece vakti

Aşkı boyayan fırça gibiyim belki de:

Frapan, sezileri unutkan

Derbeder bir şiirin de son dizesinde

Ölmeyi bekleyen bir fermanım ben.

 

İçimdeki boşluk

Edilgen varlığıma sığınan devasa bir eksen gibi

Rahmeti ömrün

Devasa tanıklığında dünün

Sehven yenik bir gölgeden bile fazlası:

Ederim mi?

İklimin yası elbette.

Giderim mi?

Altı üstü kuruş etmeyen

Yedi eminde unutulan bir resim işte.

 

Muadilim kök hücrem

Mağdur kılınan künyem.

Devre arası bozdurmaya gittiğim bir çeyrek altın:

Dünden miras

Geleceğim ise kucak kucak rahmet

İçerlediğim her veda vakti

Koynumda saklı ölü bir çiçek ve de yası.

 

Latife etmeyi nasıl da dilerdim:

Bıçak nasıl ki dayandı kemiğe

Köpeğe atsan bakar mı hiç yüzüne?

Ölümü irdelen bir kuşun kırık kanadı

Gök mavisi gözlerinde annemin

Sıra dışı bir şarkı gibiyim bu aralar.

 

Unutulmuşluğun telaşına yenik gözyaşı

Akar akar sefasında kaybolan ümit gibi

Sözler dipçiği yüreğin

Sessizlik ise bozkırda unutulmuş bir yemin.

Sevdamı da sormayın hani:

Sevgisizliğin esiri şunca hüzün

Devasa mevsimin de son haddi belli ki

Kelaynak kuşlarından sorun beni.

 

Elbette ıssızlığım yerin dibi

Gölgeme sunduğum bu şiiri de

Okumadan geçmeyin olur mu?

Dualarınızdan eksik etmediğinizi duyar gibiyim

Ant içtiğim rahmeti saklı tutarken içimde

Alıntı mahiyetinde bir özrü de çok görmeyin.

 

Annem bilse de şiir yazdığımı,

Okumadığı her şiirdi

Ona minnetimi yansıttığım

Atıl bir yürek sesi

Elbet edindiğim intiba

Düş gücüme yenik düştüğüm

Her yeni gün ve her yeni veda.