Card image cap
Yağmayan yağmur gi̇bi̇si̇n

‘’Seni günlere böldüm, seni aylara
Daha yıllara, yüzyıllara böleceğim
Ve her zaman söyleyeceğim ki beni anla
Böyle eskitilmiş de olsa bu kalbi
Minesi çatlamış bir diş gibi durduracağım karşısında.

Şiirler söylenir, şiirler biter
Biz bu sevdayı neresine sakladıktı sen ona bak da
Kahverengi avuçlarına mı gözlerinin
Tam oradan mı kahverengi yağan bir aydınlığa.’’(Alıntı)

 

 

 

Sen, hey sen!

Olduğun yerde kal: zaman ve mekân

Uzlaşamadığımsın asla da boyumun uzamadığı

Uzattıkça bu aşkı

Elimin ayağımın dolaştığı

 

Hüznüme ban saçlarını

Kırlarda uçmanın ayrıcalığı ile saklı

Tutalım bu narsis aşkı

 

Ah, sevgilim

İlahımsın ihaleye çıkardığım

Yüreğin bilançosu

Sevip de seveceğimden olsa gerek

Muhtevası yalnızlığın

Kör hecelerde kordan gözlerim

Kükreyen sesim kardığım günlerin

Özlemi ile sana yaklaştığım

Git gide mesafelerin de uzadığı

Hoyrat bir iklimsin sen

Ah, sözcüklerim yırtık ceplerimden düşen

Asla da düşmeyecek olansın gözümden

 

Varsın olsun sensizlikle yüzümden düşen

Bin parça bin vakit tek akit

İznini almadan sevdim seni

İmha edemediğim bu öfkeyi

Büyüttüm de için için

İçerlediğimdendir sana, aşkın inadına

Yol aldığım hüzünlü süzgün gecenin

İdam fermanını imzaladım

Günlerden arda kalanları yağmaladım

 

Yağmayan yağmur gibisin

Çakmayan şimşek

Kamaşan gözlerim senin güzelliğinden

Semanın siması

Sindiğim yalan değil, sevgili

Ne de olsa aşkın doğası bu

En çok da duası varlığının

Taş değmesin ayağına

Yüreğinde saklı olmadığımı bile bile

 

Sevdim seni sevecen olmayı şart koşmadım

Şerh düştüğümdü en başta bu aşka duyduğum saygı

Koptu kopacak son bağımsın

Bilmezsin sen asla bilmezsin nasıl da

Pamuk ipliği ile bağlı olduğum hayatı

Adadığıma sana…

 

Gaipten gelen bir coşkuyum ben

Garip akımında süre gelen bir izdiham

Ve işte şiirlerden çaldım ben bu aşkı

Na’şı mı özlemin?

Namert uçuşu kuşun

Kurda kuşa yem etmeyeceğim seni

Elemle yüksünmeden sevmenin gizinde

Saklı bir renksin sen gök kuşağının dahi kıskandığı

Alacalı bulacalı bir şafaksın sevgili

Bak ve gör şakağıma dayadığım namluyu

 

Uluyan kurdun

İtin uğursuzun gölgesine nifak soktum sokalı

Zulme ve kine

Aşkla ihya edeceğim ben evreni

 

İmalat hatası değildir yürek

Sözcüklerin kürediğim kürek kürek

Ummanlarda saklı olsan da bil ki gelip bulacağım seni

Hazanın neşri

Baharın çiçekleri

Kış güneşinde seken bir kuş gibi

Yazın sitemi yaza yürüdüğüm

Yaza yaza sana yürüdüğüm

Yazmanın yoktur sonu

Olsa da bu aşkın imkânsızlığı

Ben seni değil

Sensizliği sevdim seveli