Sağaltılmış düşlerim var benim dizlerine kapaklandığım dizelerim var benim…

 

 

 

 

 

Bir kıvılcım dahi başlatabilir içimdeki yangını

Tutuşan hecelerime tutunurum imsak vakti

Ve ruhumu deşerim

İlmeklerde büyür hicretim

İnzivada geçen ömrün dikenleri batar şiirlerimin her birine.

 

Tutanaklara geçmeli hayat

Mademki s/onsuzluğa mahal verecektir bunca beyit

Ruhumsa rükûda

Arz ettiğim kadar yalnızlığımı

Dünümü dünde unuttuğumdan mıdır ne

Günü yeni bir başlangıç bellerim:

Arpacı kumrusu gibi yalnızlığım

Sadık kaldığımdır içinde yaşadığım saksım…

 

Asla da ölü toprağı addedilmesin

Sesimin yankısında can bulur şiirlerim

Bazen bir gizi gibi peşinden sürüklendiğim

İzinde sevginin tohumlar ekerim anbean

Külfet olsa ne ki sevginin ibresinde saklı

Cenneti bir kere bahşetmişken bana Rabbim

 

Tecelli etti edecek umut

Kör noktasında ömrün biat bildiğim

Beratı gecenin

Nüfuz eder şiirin tenine

Demlediğim nice öykü

Varsın olsun aşk uğruna heba edeyim ömrü

 

Şaşalı bir var oluştur benimki

Oysaki haiz olduğum o tek zerrede

Saklı tuttuğum kadar bunca duyguyu

Ulağımdır elbet şiir

Sözcüklerin uleması bilinmezin gark

Ettiği tebessümlerin de sarmalında

Bir notadan doğar kâinatın henüz yazılmamış iken bestesi

 

Yâdı dünün bir teselli

Yâri gönlün, tecelli

Bulan yansımasında şiirin

Yakut gözleri hüznün

Varla yok arası bir mutluluk

Nasıl ki inada bindi

Sessizliğin dinmez iken öfkeli sesi…