Mağlup düşler…

Bir yergi.

Bir yenilgi.

Göğe tuzak kuran hurafeler

Telaşın da izini süren

Şiirin meali

Belki de koruk düşlerden

Firar eden özlem gibi.

 

Sağanağın her damlasında

Konuşlu dualar

Sevdalı manzume

Yüreğin de esintisi

Sözcük benzeri bir çığlık

Geceye hükmeden soğuk rüzgârın

Sönmedi gitti feri

Aşka tuzak kuran sevdalı bir kuş gibi

İçin için yüreği sızlayan.

 

Kanaviçesi bedellerin:

Şafak ve Rabbim şahit.

Dumanlı seyri mevsimin

Azat edilmeye yakın bir sema ki

Kölesi olmuş sevginin

Hazin makamı kırılmayan zincirin.

 

Tevafuk saklı nidalarda:

Kürediğimiz günde

Metaneti yığdığımız şiirler nezdinde

Hurafeler mi tutsak yoksa gerçeklere?

 

Mübalağa etmeden sevdiğimiz her katre

Metruk bir gölgeyi de kovup makamından

Satırlar yağdıran hazanın kanadından

Düşen bir tüy gibi diktiğimiz hecelere

Kaynağı malum şiirlerin

Azığa aldığımız kadar da

Renklerde saklı şairin yüreği.

 

Hulasası günün

Geçinden versin Rabbim

Hayatı mühürlediğim

Yedi eminin koridorlarında

Beyanı kimliğin

Sevdalı mabedinde

Şiir yiyip şiir içtiği

Her güne de katık etmek hüznü

Olsa olsa geçecektir acının hükmü.

 

Sevdalı bir vaveyla

Israrla nöbet tuttuğumuz gizin de reçetesi

Her hülyalı mevsimde

Bir bulut kadar düşkün özgürlüğüne

Dinmez ki rahmeti bilinmezin

Diri bedende saklı gizi sığındığımız merhametin.

 

Bir sevdalı hüküm ki;

Rabbin izinde

Biz sevdalı kullar

Peçesi ömrün

Sakındığımız gözümüzden

Değmesin de nazarı kem bakışların

Ve asılı kaldığımız sancak

Aşkla tutuşan matemin

Düşkün de her zerresi hidayete.