Düşlerin tasviri mi yoksa kıblesinde yüreğin, saklı tuttuğum yaşlarım mı?

Sözlerime sadığım: t/aşkın rahmetin yürekleri aşan selameti.

 

 

 

 

Yasın muadili bir iklimim misal

Yarına meyyal bir hüzün:

Kapışan göğün

Beyaz bulutları kadar pür-ü pak yürek iklimim

Çetin ceviz acıların da çetelesini tuttuğum

Mağdur yalnızlığım.

 

Defteri kebiri ömrün

Kısa özetler geçtiğim tümden gelen

Duygulara muktedir sadece Rabbim.

Dokunulmazlığı ruhun

Vuku bulan her sızıntı ve yaşın

Kayıp rotası.

 

Bir tekerleme bazen içimde tepinen

Bir tevafuktan öte evren

Haiz olduğum ne çok yokluk

Varlık dediğin kimine göre kanaat gerektiren

Bense severken ve yaşarken tutumsuzum

 

Tevekkül yüklü neferiyim iklimin:

Azade bir hayalin gölgesine sunulan

Çiçeklerin dilinde içimde saklı goncalar

Açmayı reddettiğim bir mevsim ve de

Şiarı yüreğin;

Şair ruhumda saklı nüvenin

Rabbime koşarken

Kulaklarımı çınlatan enginliğin

Ne de güzeldir nüansı.

 

Var mı beni anan?

Yoksunluk mu yoksa tavaf ettiğim dem ’in

Tekeline sığındığım

İlahi Rüzgârın mecrasında kefen bezim

Saklı iç cebimde

Haletiruhiyesi gecenin ne ki?

 

Varsın sayılayım soldan sağa

Kundaklanan yüreğimde

Olsa da insanların yakasından

Düşmeyen kiminde inancına aşka veda

Ettiği bense inanç dolu iken

Saklandığım doğamda

Doğduğum gün sözlendim kaderimle

Esef yüklü gölgelerden bana ne?

 

Aşktır şiarım

Tanıktır Mevla’m

Dünde kalan rüzgârın sol cephesi

İçimde yanan ateşinse kubbesi

Sağdıcı ömrün

Bazen göğsüme konan serçe

Bazen iman gücümün indinde

Hali hazırda hiçliğime dokunan

Hatmettiğim evren ve yankılanan

İç sesime mazhar yürek

Seccadem ve yüreğimse ipek.

 

Bir minvalse yürüdüğüm

Yaratıların en akıllısı olsa ne ki bilmezse insan

Yükümlülüğünü?

Hüznüme muhalif esinti

Sözcüklere konmaksa nükseden bir teselli

Tecellisi yarınların

Tevafuk dolu değil mi ömür?

Yoksa yolum düşer miydi cennete?

Kıyama durduğum acılarımı

Sever miydim sahiden de hece hece?

 

Arzı endam eden kuşlar

Gönül tezgâhında saklı iyi niyet

Şah damarımdan yakın: nasıl da mübarek

İçimde sönmek bilmeyen yangın

Bense eşrafıyım hüznün

Muadili olduğum şu yarılanmış ömrün

Varsın olsun tek kozu sevmek.

 

Kozamda saklıyım işte titrek

Ellerimde saklı niyazım

Niyet ettiğim kadar yaşamak

Nazımla niyazımla varlığımı yasladığım tek direk

Olmalı da İnşallah yükümü eksik

Kılan:

Bazense yokluğum varlık

Varlığım hiçlik ve tokluk

Mevsimimse her daim İlahi Aşkına biat

Tek zerremle tüten gönül gözümden ne çok dilek…