Card image cap
Sevgi̇ni̇n müri̇di̇ zengi̇n yürekler

Bir rivayetin dillendiği o terennüm ve dilediğim ilkbahar elbet gelmeyi erteleyen ve de gelip gitmemesi adına tüm temennim şimdi düş penceremden uzanıyorum evrene ve dokunmadan kimsenin eline, tenine uzaktan sevmeye devam ediyorum ve seyirci koltuğunda sadece kader ve yüce Mevla’m bir de aksanı şiirlerimin hani düz duvara tırmandığım koca ömürden arda kalan bunca hezeyan ve tetiklenen heyecan.

 

 

 

 

Uydurduğum bir hikâye de değil hani:

Ne mevsimin titri

Ne de titreyen ellerimde dolaşan nem yüklü özlem

Üstelik bulaştıramadım da ben tek başıma

Taşıdığım bunca iyi niyet ve sevgiyi.

Bağışıklık filan da kazanmadım bunca kine

Kimse dolaylarımda seyreden

Kimse Rabbine ve evrene ihanet eden

Kimse de umurumda olmadı ben severken

Sevilmeye dair bir özlemin de yabancısıyım

Yeter ki sevgime sahip çıksın Rabbim

Nihayetinde ulaşacağım tek makam

Lakin severek beyan ettiğim tek ferman.

 

Düş kuvözümde saklı şiirler

Az evvel görücüye çıkan yüreğim

Ve nemli mevsim

Adı bahardı sözüm ona:

O, bile giremedi kapıdan içeri.

Ben kimim ki?

Üstelik tek başıma asla yetmediğim bir evren

Teyakkuzda olsa da yüreğim bir ömür

Azat edilmediğim zulüm

Ve kindar beyanları zalim ve iblisin

Doluşan yüreğime elbet melekelerim

Korunduğuma kani

Asla da olmaz tek şüphem.

 

Yine de korku ve kaygı taşırdı içimdeki kazanı:

İçi sevgi ve umut dolu

Bir kalemde de esir alan ne çok korku

Öncelikle insanlık ve izdiham;

Yetmedi ölü mevsim resmetti mezar taşını

İzin bile vermedi baharın selamına

İzin verse bile

Nelere rücu etti bunca kini ile

Ne çok masum insan diken üstünde:

Doğan çocuklar

Bir de sevginin müridi zengin yürekler…

 

Kayrasında göğün unutuldu kuşlar

Sokakta dolanan aç hayvanlar

İçimizdeki hayvanı doyurmaktan

Fırsat mı kaldı yüreğin atmasına?

Yetmedi izin bile vermedik mazlumun bir gülüşüne.

Aşkın arka yakası şehir:

Şehir bile utandı şehirliğinden

Nefretini kusan ne çok isyan

Yakışmadı da hani:

Ne yalnızlık ne de korku

Esir alan yürekleri elbet yarından kesilen ümit

Ki haznesinde evrenin

Taşkın bir cehalet…

 

Ne zamanki önünü almadık kirli ellerin;

Sürdüğü leke ile

Çalınan hayatlara

Çocuk olmayı bile erteleyen haris düşler

Mevtası mı olmalıydı bu terk edilmişlik?

 

Şehrin penceresinde dalgın bir güneş

Tüm kâinata sirayet eden bir teselli saklı oysa

Mamasında gönüllerin

Çalıntı olmayan neşelerden de uzak düşmüşken

Merkez kaç etkisi:

Sezilerde titreşen imler

Şimdi açıp da solan baharlar

Tecelli edecek ruhlarda

Günü kurtardık mı çıkacağız da aydınlık yarınlara.

 

Geç kalmışlığın basireti bağlansa da

Tuzak olan hazandan

Azat edilecek ruhlarımız da acıya doymuşken

Özlemin iğne ipliği ile

Dikilecek yaralar ve yamalar

Ama demenin de meali bazen tedirgin

Bir bekleyiş

Sıfatların sonlandığı

Asil yürekli bir çıtayla,

Dokunduğumuz o rakım ki:

Allah katında saklı nice mucize ve dirayet.

 

Elbet sonlanmadan dualar

Aşkı da ihbar eden iblisi tıkıp da kodese

Tayin olacağımız dingin bir mevki

İnsanlığın kulvarında yeniden başlayacak

Temaşa ve neşe

Arınıp da hüzünden

Çatı katında sevginin

Doku(n)duğumuz o muazzam izlek

Sobeleyen bir sevinçle

Nice enginlik saklı ufukta

Neşreden sabrıyla yüreklerin

Asil bir ç/ağrı Allah katında.