Düşümün kovuğunda kalandın bir başıma kalmışlığımla kafa bulan ahvalimin peşimden geldiği ve kimlik derdinde bir nizam aşkın yorduğu şiirlerden dökülen name name diz dizeyim madem dizelerin istikrarlı varlığı ile yokluğuma kurşun sıkıyorlar ve noksan kalen hangi hücremse içinde yaşadığım hücrenin dahi hesabını soruyorlar.

 

 

 

 

Hoyrat bir fırtınanın eşkâlini çiziyorum

Dağların ulaşılmaz rakımı eşlik eden güne taziyelerimi sunuyorum.

Gece erken çöktü şehre

Şehirse şaibeli gölgelerin mesken tuttuğu bir mahzen adeta

Mağdur olanların öldüğü sokak araları

Sözüm ona mutluluk ve huzur dorukta.

 

Gaipten gelen bir teselli

Varsa yoksa evrenin rahmeti

Yoktan var edene sevdalı her Mümin

Aşkla yoğrulan gönülleri

Nasıl da mutlu ve dönük iken yüzleri İlahi Aşka

Neferi olunası şehir bazen üzgün bazen coşkulu

İnsanlar ve de şehrin ahalisi

Bazen yorgun bazen tutkulu

Bazense süründükleri tünelden firar eden hayalleri gibi

Metruk hanelerde saklı haiz oldukları gizemleri.

 

Şehir sevdalı kendine

Şair sevdalı şiire

Şiirlerse tutkulu bazen kurgulu

Bazen tutulan nutku şairin gebe iken yeni hikâyelere

 

Aşk bir armağan

Şehre âşık şair

Şair bazen kayıp bazen hüzün dolu

Galeyana gelen gecenin örtüsünün altında saklı

Göçük gibi

Göçmen kuşlar gibi

Göç dalgalı dinmeden

Kimin insanın öcü sönmeden

Huzur yok şehre

Şairden başkası yok şiire düşkün

Mizacı imge

Ruhu özne

Varlığı yoklukla hemhal

 

Aşkı ve sözcükleri kürüyen bir yol bir isyan

Nadide yokuşlarında inip çıkan tekerleğin izi

Sevdikçe solası gelmez mi şairin kaleminden dökülen tutkunun nesri.

Solan güne

Seğiren gözü şehrin

Şadırvanı göğün

Kulp takan kimse şaire

Engebelerden inen bir taş

Bazen başına isabet eden

Oysaki sevgiyi umudu bilmedi mi taç?

Açlığın ertesi

Şiirle doyan şair ve şehir

Belki de şehir sevdalı şaire

Şaire namzet binlerce şiir ve dize

Yorgun kıblesi ruhunun

Şah damarından da yakın olana bağlı umudu

Neşri yalnızlığın

Ses buldukça yüreği

Şiirin her söküğü

Nasıl ki dikili bir bir şehrin yedi tepesine

 

Ulaşan gür sesi şairin

Sevdikçe yazası gelir

Yazdıkça sevesi

Şehir ve şair el ele

Aşkın sür git asaleti

 

Nemalandıkça şair şehirden

Şehirse suskun ve yaş dolu gözleri

Yasına sadık bir nefer ki şairin yüreği

Aşkın şakıdığı o coşku ve yaşama sevinci

Bitimsiz bir hasret iken yarınlara delalet

En devasa asalet elbet şairin sessizce seven yüreği

Yüzü dönük şehre ve Rabbine

Şerh düşülesi her yeni gün nasıl ki binlerce şiire gebe…