Bir düş’ ün tam da ortasındayım.

Saat gerçeği düş geçiyor, bayım

İstirham ettiğimse hırpalanmış kalbimin

Damgalanması

Çünkü acilen kendime göndermeliyim kendimi

Bir iklimse ömür

Hecelerden ördüğüm bir dilek benimki

Unutmadan da kendime gönderdiğim mektuba

Koymayı o posta pulunu.

İçimdeki isyankâr koridorlar

Serptiğim tohumlar hayata:

‘’Düş’’ başlığında

Gerçeklere arkadaşlık eden

Bir arkadaşın ne olduğunu en iyi bilenim hem:

Tarafınca terk edildiğim insanlardan olmadım

Azıcık tutuklu ve tutuklu

Ayağını ise sevgisine göre uzatan: yorgan gitse bile

Kavgası bitmeyen yaralı bir kuş gibi.

Didiklediğimse içim

Derlediğim dış sese olan muhalefetim:

Gün yüzlü seyyah yüreğimle

Geceyi sabaha yetiştirdiğim:

Diktiğim binlerce cümle abartısız

Aba altından sopa gösterenlerden de olmadım…

Olabildiğince temiz

İçindeki iyilik yüzüme vurmuşken

Ansızın çakan şimşek

Ve korkmadan bir ağacın altına yerleştiğim

Ergen sevgimle baş veren bir filizdim ben

En çok Rabbine âşık.

Iskaladığım mutluluk

Yıktığım putlar ve tabular

Karşı gelmediğim kanunlar kadar

En çok da vatanına sevdalı Rabbinden sonra.

Sevmeyi seven maratoncu

Kulvarımda tek ve yalnız kaldım madem

Matemimi dahi sevdim ben, bayım

Balyoz yesem de başıma

Sadece ekmek uzattım ben bana taş atana.

Taçlanan kalbim ve vicdanım

Kaç kürse bu acı

Hangi evrelerden kaçabildimse

Devre dışı olmadı algılarım

Alınmadığım rüzgâr mı kaldı sizce?

Afaki sevgilere, sözlere de paye vermediğim

Kimse ardımdan verip veriştiren

Varsın töhmet altında kalayım bir ömür

O, beni koruduktan sonra ne gam!

Gamlı notalar

Solfeji iyi bildiğim

Benim lenduha sevgili duvar piyanom

Enkaz altında kalsak da sen ve ben

Derlediğim melodiler

Babadan tembihliyim ben

Güvendiğim dağlara yağan kar kadar

Elimde ufacık bir küre içimdeki yangını

Söndürense aheste sözcükler

Kardığım değil kabullendiğim kader

Kederimi dahi kolaylıkla sevebildikten sonra

Mademki sıra geldi kendime

En az sizi sevdiğim kadar

Dokunmalıyım da içimdeki buruk iklime.

Yüreği buransa hazan

Hazanda saklı bir saksağan

Sakarlığım kadar da kolay kırılır

Yüreğim içinde saklı binlerce şifre ve defteri kebir

Çöz, çöz bitmedi gizim

Sinemde saklı mazim ve sitemim

Sadece kaderime, bayım

Varsın baştan başlayayım sevmeye

Sevilmeyi hak eden ilk kişi ben olmalıydım oysa

Artık sıra ne zaman gelecekse içimdeki sakar çocuğa…