Ni̇ce hi̇kaye sakliymiş şi̇i̇rde
İri puntolu bir gece, düşler kayıp
insanlar yitik ama izini sürdüğüm bir şeyler saklı az sonra bulma ümidiyle
arşınlıyorum göğü arz ediyorum; eleme aş eriyorum; şiire ant içiyorum ve
yeminlerle süslüyorum geceyi aslında içimdeki yangının üstüne galonlarca benzin
döküyorum elbet şiarımdır hissettiklerim ve ben ölü bir kelebek olmanın acısını
çıkarıyorum az sonra tüm şehri de esir alacağını biliyorum usul usul yağan
karın ama içimdeki yangın soğuyacağına büyüyor.
‘’Her insanın bir öyküsü vardır, ama
her insanın bir şiiri yoktur.’’(Ö. Asaf)
Bir varmış bir varmış ki…
Varamadığı bir yaka varmış şairin ve
şehrin
Ve işte hikâye böyle başlamış.
Rengi yokmuş duyguların ama amblemi
sevgiymiş.
Suretleri yokmuş insanların çünkü
baktıkları ayna kırıkmış.
Sönükmüş güneş ve neşe.
Silikmiş alın yazısı.
Yazgısına sadık İlahi bir düşmüş
belki de sevgi.
Destanlar yazılası.
Defterler dürülesi.
Lakabı ne aşk ne yalan
Aslında sakar şairin mizacında sökün
eden
Bin bir hayal geçişi
Elbet gerçeklerin bam telinde
saklıymış acı
Ve sonlanmayan bir umut
Hicreti imiş mutluluğun
Sökün eden nice duygu ve ilham
Ama en tepede saklı duran:
Elbet iman.
Sözcükler kavisli yollarda
Şehir ise karlar altında
Göğe konan bir peri
Aşkın da kisvesi içinde gizli
Feri kışın ve kayan yıldızın.
Fendi şiirin
Elbet hikâyeleri yenmiş
Nice hikâye saklıymış şiirde
Şiirde saklı hüzün
Boyut atlayan mevsim
Dibine düşmüş hikâye şiirin
Dokunulmazlığı varsa yalnızlığın
Kimine uzak kimine yakın
İmha etmekse dünü
Ne gam ne gam.
Alametifarikası ömrün
Künyesinde saklı bir sızı
Nazarında evrenin
İçine sızan gün ışığı
Hem de gecenin körü
Ve işte doğmuş yeniden bir şiir
Hikâyenin kursağında kalan bir sitem
En çok nazlandığı hayata
Niyazına sadık bir neferi
Yeter ki baş tacı etsin evren.
Bir varmış bir varmış ki söylenmeyen
Lakin şiir burada bitmiş
Ve tutmuş elinden tüm evrenin
Kaybolup gitmiş şair
Belki de hiç var olmamış
En azından yazarken sahici imiş güleç
yüzü
Şiarı kim bilir hangi iklim?
Tek bilense yüce Rabbi
Dağlar aşmış ve tepeler aşmış
Gel gör ki açamamış hala içini
Bir de yüzünde ara ara açan güller
Ve
Bir içimlik bir şiirde sökün eden
Sadece ömrün binde biri.
Yürekleriniz dert görmesin