Dostluk denen o tebessümü saklı tuttum bir ömür yüreğimde.

Dostluğa bağlı kaldım ölümüne sevdiği kim ise.

Kimsesizliğimi sonlandıran

İnsanlığın kimyasında dostluk ve sevgi iken bağdaş kuran

Elbet evreni de yüreği de ihya eden.

Yeter ki gönül bağı kurduğum değerler ve değerli dostlarım sayesinde bir şiir gibi de soluduğum ömrün şu evresinde hayata yaşanır kılan değil midir dostluğa verilen paye?

Allah rızasını kazanmak ne muteber ve ne eşsiz bir duygu sahip olduğumuz Allah dostları.

Dostların vefası hele ki birbirimizi saklı tutmak dualarımızda…

Yaşasın dostlar ve dostluğa açılan o devasa pencere.

Ayaklarınıza taş değmesin yeter ki.

 

 

 

 

 

Bir düşün yalancısıyım, hafız

Tutkala dönmüş sözcüklerden düşen payıma

Bir sızı öncesi

Yalnızlığa virgül koyduğum

Elbet şiirin dokusunda saklı

Nazlanan mevsim gibi

Naza çeken elem gibi

Sahi, hangi düşün ulaşılmaz yakasıyım, hafız?

 

Bazen bir cendere addedilen

Sessizliğin tezahüründe

Güneşin dahi batan tenine

Hangi sancıyım ben?

Hangi lanette gizlidir bedeller?

Rüştümü çoktan ispatlamış olsam da

Mutlulukla arama nifak sokanlar…

Gerisi yok ki cümlenin

Doğurgan bir yürekte uçuşan

Tebessümler ekip de umut biçmekse içimden geçen

Kim bilir hangi yaldızlı yolun bekçisidir

Uzağımdaki fısıltıya eşlik eden…

 

Sırıtan bir geceysem

En çok da kendi sakarlıklarıma.

Sızlanan bir heceysem

Fukara yüreğin neyse düşen payına.

Sızan bir yaş misali

Köküne sadık bir ağacın resmidir belki de

Elbet yaprak döküp soluksuz

Elbet kırıp kabuğumu

Çerez misali didiklerken içimdeki çelişkiyi.

 

Bir mutluyum bir mutsuz

İklimin seferberliğinde ikilem yüklü bir taarruz

Elbet davamı güderken

Sürerken umudu yarınlara

Bilip bilmeden geçmiş koca ömür meğer

Uğruna savaş verdiğim anıların hatırına.

 

İzahı yok kimi zaman

Sökülen dikişler gibi patlayan

İman gücümde saklıyım hem

Ne yalnız ne kimsesiz

Sökün eden gölgelerden uzağa kaçmak gibi

Kendime dokunduğum her şiirde

Kayıt ettiğim günü birlik bir bülten

Saf tuttuğum bunca güzelliğin yanıtına

Eşlik eden bir tebessüm altı üstü

Emsalsiz bir zenginlik hem

Matemi örten bir rüzgâr

Çekincelerimi sonlandırdığım bir heyecan

Koruk düşlerden firar eden

Neşeli nameler

Katık ettiğim hayatın inadına

Verip veriştirdiğim ne ki?

Varlığıma eşlik eden bir niyaz

Hem kimin yükü hafif ki hafız?

Varsa üç beş kırıntı kalan hafızamda

Muradıma eşlik eden dualar

Yeter ki kabul görsün Allah katında.

 

Kendim için istiyorsam namerdim

Dostluğa paye veren mevsim kadar sevecen

Olmalıdır insan

İçten sevmekse emsalsiz bir rüzgâr

Yeter ki geride kalsın acılar

Beni bana sevdiren her niyaz

Şahitliğinde dostların

Hem ümmeti değil mi inancın?

Masum düşler okyanusunda

Eşlik eden dalgalar kadar da coşkulu iken her birimiz

Sancağına sadığım da dostluk denen denizin.