Card image cap
İzdi̇ham

Issızlığına paha biçilebilir miydi sevgili?

Hani dingin gülüşünde defalarca kaybolduğum;

Huda’ma yakın kendime uzak

En çok da aşkın tuzağında debelenen varlığıma biat

İçlendiğim değildi yazdığım her şiir

Bilakis içerlediğim o devasa sessizliğin

Acıma katık ettiğim kaçınılmazım.

 

Koyu gözlerine gecenin gömüldüğüm anbean

Ölüm sahiden de sihirli bir gülücüktü

Yaşadığıma binaen kırbaçladığım.

Bunca acının kaç kırat olduğunu bilemeyen

Küflü duvarlar

Oysaki herkes imrenirdi içinde yaşadığım saraya

Ne dalkavuklara hürmet ettim

Ne de hizmet ettim nefsime

Sakinliğime de aldırmasın hani hiç kimse

Bilemezler asla içimdeki izdihamı.

 

İçtimada geçen külüstür ömür

Kaportası ise çoktan kırıldı düşlerin

Ve ısrarla sevdiğim

İbadet etmenin de meali iken

Gizemin titrettiği elemi

Savurduğuma binaen

Asla s/avunmadığım

Sefil mizacımdı

Birilerinin illa ki aşağı gördüğü:

Gel gör ki aşkım da avazımda da çıkmıştı ayyuka

Sefil mihrabın etekleri iken tutuşan

İhtimamla acı çekiyordum nice zaman.

 

Zamansız doğmuşum

Yanlış yerde ölmüşüm.

Figanların sırrına vakıf bir kuşmuşum meğer

Hala göremediler çırpınan kanatlarımı

Kayrasında ıssızlığın

Bir aşka sığındığım

Bir de çimdik attığım görünmez yaralarım

Yamalı olsa ne çıkar şu mevsim?

Mademki yanmaktı bir ömür payıma düşen

İstikrarla uçuklarken kalemin ucu

Bir de kaçtı mı ipin ucu.

 

Beyitlere sarıldığım nicedir

Beynamaz gölgelerden de haz etmediğim

Bir makul vakit elbet ibrem vuracaktır neşeye

Hani olur da susar cihan

Hani olur da dinginliğe erer içimdeki hicran.

 

Mevsimsiz ve yersiz bir aşkın mizacı

Küllerine mahcup içimdeki sevdalı niyazın sonsuzluğu

Bir kıyım bir de kıyam

İki arada kaldığım o sefil düzen

Göğü mesken tutan bir çalıkuşu

Meğerki mabedimmiş hidayetin büyülü yolu.

 

Devinen ne sarkaç

Ne de içimde saklı tuttuğum o ayraç.

Yüzü suyuna hürmeten kaderin

Olsa keşke bir çıkış yolu.

Sözcükler, meskenim, sevgili

Söylemediklerimse mezarım

Bitap düşen firarı rüzgârın

Elbet en derinimde esen…

 

Varsa yoksa evrenin

Soluğunu tuttuğu her gün ertesi

Geceye bağdaş kurduğum ruhun olsa keşke meali

Yazmadan geçemedim

Yaşamın kıyısına vurduğum

Haletiruhiyesinde varlığın

Bir konuşur bin kez suskunluğa meylerim.