İmza: bi̇r yangindan i̇bareti̇m ben
Hayatın zılgıt yediği o karasal
iklimde mağdur bir düş de olmak varmış ve kenetlendiğim göğün gözünde
istiflenmiş hengâmesi kara bulutların da seyrinde bir azamet adeta yorgun
fıtratın coğrafyası.
Eklemleri acıyor şiirlerin ve şiir
yüzlerin aslında tetiklenen hüzünle iştigal şehrin en bayat lokmasıyım.
Hamt ettiğim mevsim gibiyim: ne
kibirli ne de yılgın.
Aşka biat eksenin en diri hecesiyim
gülmeye en yatkın ve neşesine kırgın, istila edimli yüreğin enine boyuna
gölgesine uzanıp aşk diye eriyen dillerinde yetimliğin, hatırşinas bir yürekten
kat ve kat coşkulu dinginliğin de özleminde.
Koyu dalgalar oysaki mavi idi
hükmeden.
Sarı balyalar… al işte saman tadında
içimdeki açlığın kozasına yığdığım bir diri şafak aşka inat yalpalayan kötülüğü
yok saydığım…
Bir uzvu iken lanetin…
Bir kopyası iken asaletin.
Dingin ve vakur limanlarda esen rüzgârın
en deli fişek yaprağıyım, savrulduğum dalımda açan çiçeğe sevdalı ve gönül
gözünde şafağın da kurbanı iken hüzün ve gece.
Deli rotamda seyrediyorum.
Miladım kayıp ve asılsız, azizim.
Şehrin közünde yangınım; aşkın
titrinde savurgan bir sevdalı.
Köhne tek odalı evin gözünde kırık
bir eşyayım hayata hamt yükleyip kalpazan gölgelerden kaçtığım…
Yüzü açılmadık bir hece belki de
Tanrıdan dilendiğim ve hiçbir insan evladına yar etmediğim k/özüm…
Sığınağıma bir tuğla daha dizerken
yorgun ruhuma atıfta bulunan sessizliğe duyduğum hicabın da asılı kaldığı
tenindeyim göğün ve İlahi Adaletin.
Şimdimden yoksunsam ne yazar?
Dünüme düşkünsem eğer, azar azar
savursam aşkı yarına kim neden diye sorar mı ki?
Varsın sorsun da ve ufkumdaki matemi
yok sayıp yeniden öykünürüm mutluluğa ve perhize giren aşkın mahreminde bir
hece olmanın vakurluğu ile gülerim de yeniden en çok kendi şaşkınlığıma güler
geçerim ve rahminde ölümün yeniden doğmayı bekleyen yüreğimin ferinde asılı bir
kıvılcım olmaya da meylederim.
Muhatabım var ya da yok.
Oysaki ben aşkın nöbetçisiyim.
Bir şiirim ya da bir öykü.
Ben mavinin kırgın tıpasıyım.
Şehrin bulutlarına serptiğim her
duayı kabul eylesin Rabbim ve varmadan son durağa elbet hamt edeceğim günbegün
eksilen varlığıma hicap duyan gölgelerden de alıp ağzımın payını yeniden meşk
edeceğim azabın yörüngesinde ben bir şehir kaçkını iken şiirler dikeceğim mum
yerine ve ağıtlar yakacağım ölümlü bedenimle.
Yüklendiğim metanetin en asil
dokusuyum ve d/okunulmazlığında varlığımın en nadide coşkusuyum hüzne biat bir
satır olmaktansa aşka meyyal bir melek olmayı tercih ettiğim.
Kırık kanatlarıma dökülen hadisler…
Bir bölücü im daha gelip tehdit
ederken şafağı, ben azığa aldığım düşlerle çoktan serdim postu.
Makul olmayan hayallerimin sunumunda
sayacı da durdurdum.
Yemini bozduğum ömrün korunda asil
bir yangın olmayı mademki evren bana bahşetti…
Yanmadan nasıl tüterim?
Yazmadan daha çok nasıl severim?
Gözümde tüten mutluluk dikenlerimde
ihya etti yüreğimi ve aşkın saltanatını süren hükümlerde eridim bittim ben…
Bir mum gibi.
Bir mim gibi.
Oysaki doğamda saklı benim, gizem.
İmza:
Bir yangından ibaretim ben.
Kutluyorum gün seçkisini şairem sevgilerimle...
Çok teşekkür ederim sevgili arkadaşım.
Güzel yüreğine selam olsun.
Çok çok sevgimle.
Güne düşen bu güzel eserini cani gönülden tebrik ederim dost selam ve saygilar
Çok çok teşekkür ediyorum değerli dostuma.
Ömrün çok olsun.
Sonsuz selamlarımla.
Çok çok sağ ol.
Yine, yeni bir duygu fırtınası. Kaleminize, yüreğinize sağlık Gülüm Hanım'cığım. Tebrik ederim. Sevgilerimle.
Sevgili Mücella Hanım'cığım, var olun.
Tüm yüreğimle teşekkür ediyorum.
Ne güzel ve zarifsiniz.
Sevgim ve selamlarım sizinle sevgili gönül dostum.