Hücresi̇nden fi̇rar eden güneş ve şi̇i̇rler
Hayatın devre arasıydı şiirler belki
de kolbastı oynayan düş tadında imgeler…
Asmalı konağın satırlarında biten
üzünç gibi en çok da kavisli yollarda terk edilmiş bir araba gibi her su
kaynattığında beynin motoru içinde piştiğim; her yalnız kaldığında ışıldağın
tefe konan gerçekler gibi…
Süzgeçten geçen sözcükler bir akit
adeta arka penceresi karanlığa batan bir duvar ki dibinde açan çiçeğin
saksısından sızan yarım yamalak bir gülüş gibi…
Ömrün tezgâhında sakil gölgeler ve
akil insanlar aklın yolunun bir olduğu dünyada artık kimse muhalif olduğum ne
de olsa gerçeklerin de penceresi var ve gerekçeleri elbet ütülediğim bir kat
izi sözüm ona iştigal olduğumdan geçip işgal edilen benliğim gibi.
Rötarlı bir şiir belki de gün
bitmeden kâğıda yağan yaşların da alıntısı iken imgeler ve genel geçer
kurallarla yaşamak yetmezmiş gibi kendimi disipline ettiğim ömrün afrası
tafrası bitmezken.
Ismarladığım bir alıntı mı yoksa
hangi yazarın kalemine yolum düşüp de çağlayan fıtratına çılgın hayallerin
birer dip not eklediğim hüzün cetvelinde boylu boyunca yatan matemde de hiçbir
hayat belirtisi yok iken…
Ve işte muhafaza ettiğim ne varsa:
kâh değer kâh aldatı kâh yalnızlık kâh yalandan uzak yaşamlara duyduğum inançla
hala nasıl oluyor da güven duygumun yitip gitmediği…
Neyse alıp veremediğim sözcüklerle
dikiş tutturmak belki de en çok mantığımı yok sayıp alt üst ettiğim ömrün hala
nasıl oluyor da bir fiyasko ile sonlanmadığı…
Tımar ettiğim neyse belki de akışkan
bir üzünç aşka düşen bir sağaltımla kayıpların değil yeni buluşların peşinde
kör topal ilerlemenin de olsa keşke bir gerekçesi.
‘’Ömrün yarısı kapı ardı ve odalar.
Duvarlar, kapılar ve pencereler dünyaya doğru değil, dünya onlara doğru.
Varlığın, varoluşun, sezginin ve duyumların kılcal haritalanması tüm şiirler…’’
(Alıntı)
Hükmeden en ağır duygu hele ki hayatı
da aşkı da ağırdan alırken…
Yalansız seven insanlara duyulan
inanç ve hürmet belki de bir adım daha yaklaşmak kendine hele ki dünyanın tüm
kirinden pasından uzak kalmak adına cebelleştiğimiz duygular ve de rüyalar.
Akıl haritasında yanıp sönen bir ışık
işte: kisvesi, izbesi ve yalnızlığı ise külüstür bir boy aynasında gizli ve
hükmetmekle yaşamak arasında gidip gelen o yolcu ki kindar dünyaların uzağında
mantığı da yok sayıp devriâlem yaptığımız günün gecede kalan aklı belki de
gecenin şairde kalan aklı.
Latife yapmaksa hayata nasıl da hayta
bir rüzgâr tüm belirteci aslında kendinden saklı ve doğasında hüznün kayıtsız
bir izlekte saklı insanlar ve Tanrı artık kimse inancın uzağında ve bizlere
İlahi Aşk adeta iltimas geçerken elbet öz veri ve ön yargı ile hala
tamamlayamadığımız hikâyemiz…
Bir satırsa altta kalan.
Bir aşksa eğer yürekte yaşatılan illa
ki Araf’ta kalan varlığı şairin hele ki öznesi gizli yüreği tedirgin ve
kaybettiği imleci nihayetinde yolunu bulacakken…
Evet, ilham perimin gözündeki fer ile
aydınlık kılıyorum hayatı ve nasiplendiğim tüm duygulardan şiirler örüyorum
belki de aynı kız çocuğu olmanın da vesiledir örgülü saçlarım hala okula hasret
yalnızlığa ferman sözcüklere ise aşkla yaklaşan ve aşkın hâkim olduğu bir
dünyaya olan inancını da şair yitirmezken…
‘’Şiirler dünyaya bırakılmış mektuplardı.
Yalnızlığın bir sağaltım sürecinin karşılığı olarak okunabilirler.’’ (Alıntı)
Mademki hayat ve şair bir artı
parantez açmıştı yarına ve şiirlerle dolmuş bir heybenin de fısıltısı idi madem
aşk ve işte yaftaların asla değer taşımadığı hele ki aşkla bütünleşen kıvancı
ile yüreğin bir yanardağdan da farkı yokken şairin ve kalemin…
Hırçın mizacı yalnızlığın.
Yalnızlık dokusu duygulara pervane.
Göğün de ümmeti iken şiirler ve
kuşlar ve işte rahmet yaptı yapacağını hele ki şair en çok aşka ve yalnızlığa
rağbet ederken…
Hücresinden firar eden güneş ve
şiirler hele ki çökkün omuzlarında acıların her anlamda insanın yüreğini ihya
eden…
Tebrik ederim gün seçkisini arkadaşım sevgilerimle..
Teşekkür ederim arkadaşım
Sevgimlesin
Çok çok teşekkür ederim
Bir aşksa eğer yürekte yaşatılan illa ki Araf’ta kalan varlığı şairin hele ki öznesi gizli yüreği tedirgin ve kaybettiği imleci nihayetinde yolunu bulacakken…
Evet, ilham perimin gözündeki fer ile aydınlık kılıyorum hayatı ve nasiplendiğim tüm duygulardan şiirler örüyorum belki de aynı kız çocuğu olmanın da vesiledir örgülü saçlarım hala okula hasret yalnızlığa ferman sözcüklere ise aşkla yaklaşan ve aşkın hâkim olduğu bir dünyaya olan inancını da şair yitirmezken…
‘’Şiirler dünyaya bırakılmış mektuplardı. Yalnızlığın bir sağaltım sürecinin karşılığı olarak okunabilirler.’’ (Alıntı)
Her kalp aşkla yoğrulmalı ömründe bir kez ve mahşerlik sevgi sunmalı bir kalbe, yüreğine sağlık arkadaşım sevgilerimle...
Güzel yüreğine canım arkadaşımın çok çok teşekkür ediyorum
Sevgimlesin yürek dolusu