
Hak kapisi
Külüstür bir düş’ün duasına çıktım
meddücezrin de safi hüznünde bir bulut olmaya öykündüm elbet gecenin esef yüklü
zikrinde.
Göğe takılı bir kancada saklıydım
acım ve ısrarım belki de menevişlenen bir hüznün güncesiydi yürekten damlayan
ve hataların marazlı rüzgârında salkım söğüt gezindim durdum ve didindim
aslında dinmeyen bir rüzgardı içimi savuran bense ufacık detaylarla avunan.
Gönül bir kızaktı aşksa ırmak
Yalnızlık, taşkın mısraların gözyaşına
Eşlik eden bir rüya
Tensiye ettiğimdi mazim
Önsezim ve fevri yüreğim
İklimde saklı tufan
Haraç mezat yazmaya tutsak
Gönül gözünde devasa bir nokta
Büyümekten ziyade tüm insanları
Gözünde büyüten elem yüklü felek.
Aşkın da kat izinde kaybolduğum doğru
Hele ki içi dışı bir ise insanın ve
ruhu
Ket vuran neşeye
Soluksuz bir yolculukla
Sürülürken kim bilir nereye.
Haşmetli bir azap
Göğün kırık tekeri
Ah, başıbozuk düzen
İmla hatası mıydı sevdiklerimle
Kuramadığım o bağ da içimde saklı
Kör düğüm ki
Kör kütük hüznün katsayısı
Dünde saklı nice insan ve şüheda
v/edası.
Bir yıldızsam gökte kayan
Bir yaşsam gözden düşen
Ve iman gücüm ve bahşedilen ihsan
Layığıyla yaşamaktan, sevmekten
Başka ne ister ki insan?
Heybetli bir düğün alayı adeta
Kapış kapış sevdalar
Yürek illa ki yalnızlığa tutsak
Gökte saklı sinem
Sinemde saklı o ç/ağrı
Baş aşağı edilen her duygu ve yürek
Aslında olmalı insanın baş tacı.
Bir kekremsi düş
Latif bir rüzgâr
Meali olmayan bir efkâr
Saklı tuttuğun kadar içine de
sığamadığın mezar
Belki de dip acısıdır ömrün
Dilediğin kadar sev ve yaşa
Ne mi çıkar bahtına?
Gönül gözüne asılı bir vaveyla
Oysaki bir ömür sarılmıştım suskuya
Ve çıtası yükselen bir sevda
İnsanlığın bakiyesi elbet
Nazenin bir gülücükte saklı huzur
Aşkın doğası ve özlemin cefası
Yürümekten öte koştuğun Hak kapısı
Layığıyla girmek içeri ihlasla…
Gönül koymadan insanlara ve efkâra
Sağdıcı mevsimin sönük bir nefes
Bahşedilen ne çok acı ve heves
Olmamalı da ruhundan taşan
Edebiyle yaşamaktan ötesi.
Çok çok teşekkür ederim