Bir düşün düşüydüm önce
Öncemde saklı güncemde saklı yarın
olma ümidi
S/ezgilerime asıldım askıntı kelamın
Ninnilerine eşlik eden iç sesim
Tevazu yüklendiğim günde saklıydı
mazim
Mazi dediğin atimin ayak sesi bir de
Nice nice öğreti.
Gönlün kubbesinde ölü kırlangıç
Esintide salınan püskülleri
bilinmezin
Güdüleri ölü bir mevsim
Güdümlü bir mermide saklı ölüm
Yaşamaksa cenderenin ta kendisi.
Muhitimde yabancılar
Yabancılar katıksız sevdiğim dolu
tabancalar
Öyle ya: bacağıma sıktığım kurşun
Gövdesi delik olsa da çınarın
Atalarımdan mirastı bana sevgi ve
yenilgi.
Elimde kanlı sözcükler
Ruhumdan fışkıran t/aşkın zerreleri
ki
Kilit vurduğum bir çekmece
Asılı olduğum ölümün kopuk ipinde
Maruzatım vardı ya da yok
Yokluğuma sardığım kefen bezinin
iniltileri
Kulağıma fısıldarken meleklerin
melekeleri:
Daha erken çok erken.
Minnetle dolu iklimde saklı
İkilem yüklü m/eziyetlerim
El yordamı sevdiğim kendim ve
yetilerim
Ah, bir de yetemediğim yok mu?
Yok olmak neydi de varlığın tozu
dumana kattığı
O yol muydu gidip gelmelerin meali?
Söz gümüşse ve de sükût altın…
Atıfta bulunan vecizeler ve de
kinayeler neyin nesi?
Önce yorgun bir selama denk düştüğüm
Ansızın üşütüp de divane bir
tebessümü esirgeyen ahvalim.
Ölümse öldürmek miydi kifayetsizliği
elemin?
Hüzne biat bir parantez
Sözcüklerime kefil olduğum yetmedi mi
nazarında gölgelerin?
Sefasını süren yalan ve şehvet
Suçum muydu masumca yaşayıp, sevmek?
Sevilmenin ibaresi ve de…
Kat çıktığım bir hüküm ve ağır yüküm
Ağıt yakmanın nesi kötüydü hem?
Üstelik ölen insanlığın ardından,
Yangın yeri yüreğimde serili bir
titrin
Dik başına değmesin nazar
Sevilsem de azar azar
Daha çok sevmelerin mealiydi önümde
uzanan yol.
Emeğine yüreğine sağlık Gülüm hocam tebrikler hayırlı günler hayırlı cumalar diliyorum hocam
Teşekkür ederim Murat Hocam
Çok çok sağ olun
Hayırlı akşamlar
Hayırlı Cumalar değerli hocam
Hemen şimdi asıyorum son yazdıklarımı