Düşler var telaffuz edilmesinin mümkün olmadığı ve o girift açı ve acı içimin iç bükey aynasında soluk ve reşit olmuş gözyaşı.

 

 

 

 

Muteber olan imgeler var şiirin kayrasında

Aşk var ve özlem ve imkânsızlığa dair

Bir vazgeçiş

Yüreğimin lahzasında

Kök salmış duygular var

Terennümler yüklü göğün menşei

Bense aşkla gururla ve güvenle yürür ve severken insanları

Laf olsun diye değil ama

Yaratandan dolayı yaratılanı

Hep mi sever insan?

 

Kauçuk gövdesi sessizliğin

Yüreğime tepinen duygular

Şahsına münhasır benim yüreğim

Hep de çok sevmeyi sevmedi mi?

Yürüdüğüm kadar da dük yokuşlar

Tırmandığım

Yüzükoyun yere kapaklanıp parçalandığım

Paye vermezken de acıya

Dik açı ile güneşlendiğim

Kuş bakışı sevip yaşadığım…

 

Beni yaşatan rüzgâr

İçime estiğim

Dışımda taşkınlara mahal veren isyankâr gölgeler

Mahmuzladığım satırları

Mağrur ve mağdur ve mazlum olmanın nesi kötü ise

Masumiyetimin dahi karaya çalındığını

Ve ben sıkıldım üstümdeki balçığı yıkamaktan

Ve evet, ben güneşi

Ve evet, ben insanım

Şah damarımdan yakın olana taptığım aşikâr

Yakıp yıkanlar içimdeki cenneti

Telaffuz dahi edemediğim kindar insanlar

 

Ben ki vatanına sevdalı

Ben ki Türk olmanın gururu ile düştüğüm yollarda

Her ne kadar yarı yolda bırakılsam da

Üşenmeden de sevdiğim dünya dolusu insan

Aşkın rüzgârı uçuşturan peçemi

Yalnızlığın perçemi ise soldurmuşken güneşi:

Rabıtam

Rakımım

Rengin

Külüstür yüreğim ve cebimde mendilim

Ki ben ağladığım kadar insanım ve metanetli

Çocuk ve masum kalmanın dahi yuhalandığı

Kabir azabından beterini yaşatanlara sözüm

 

Allah’ın izniyle çıkacağım da feraha

Sadece koşullandığım sevgi ve insan

Rütbemse hep adalet ve sadakat ve merhamet

Babamdan tembihliyim hem

Varsın bununla sakit kalsın asalet

Aşkın ambarı

Boyumsa dalgadan kısa

Dalgalanan duygularım ve hüznün rakımı

Bense gözümü dikmişken en Ulu Mevkie

Tası tarağı toplayıp da gitmenin vakti değil henüz

Sabırsız

Ve pervasız

Bazen alakasız

Peyda olan gaipten gelen bir coşku ve dürtü ve sevgi

Kıblemde saklıyım ben

Kalbimde taşıdığım devasa cihan

İmha etmek nefreti

İhya etmek yürekleri

İtibar ettiğim kadar insanlara

Yeter ki benden razı olsun Mevla’m

Ve çok sevdiğim için insanları kendimden

Af etsin günahlarımı

 

Aşkı aşkla yıkadığım

Aşikâr olansa geride kalan bir kırık dal

Bakmayın hani kırgınlığıma

Başım hala dik

Hala alnım açık

Aldatı ise sevgi

Sevebilmenin reçetesi

Elbet emir büyük yerden

Yoksa ben bu denli sever miydim?