Eklem yerleri yok artık düşlerimin üstelik dilin kemiği var ve işte ayıkladığım duygular bense havari bir ateşle firardayım…

 

 

 

 

Yükümlü olduğum mısralar var

Bir de bozguna uğradığım bozkır

Aşkın hacmini ölçemedim ve taşan havsalamdan

Binlerce metruk hece sakladım biriktirdim

Yüreğim her aşka t/av olduğunda

Yansızca sevdiğim kadar yandaşı oldum:

Hem baharın hem hazanın hem de aşkın

Kıyasıya sevdiğim doğrudur

Kıyasıya nefret ettiğim de:

En çok en çok kimliksiz coğrafyalarda dem tuttum

Kindar gölgelerin t/uzağında

Bilemedim de huzurdan firar ettiğimi

Çünkü sevgiydi benim baş şehrim

Sevgiydi, sevgili, baş tacı ettiğim kavuşulmaz iklim

 

Yaralı ve maralı

Hâkimiyeti karanlığın

Dibi gelmiş boyanın ve asla benzemediğim hemcinslerim

Hemhal olduğum kadar sevgiyle

Sevmedim saç boyatmayı ve makyajı:

Hep yalın hep asil hep asi ve bakir kıyıların

Rüzgârı belledim

Tanrısız bir denklemdi çoğu insan

Tırnaklarımla değil kalemimle mezarımı kazdığım

Azıtanlara yüz vermeden

Biliyordum onların gün gelip çarpılacağını

 

Azat ettim nice duyguyu

Asası aşkın vurdumduymaz olmayan ruhumu

Satmadım şeytana

İhanet etmedim Mevla’ma

İhya ettim yüreği büyüt büyüte sevgiyi

İmha ettim nefreti ve kini

Kanlı değildi ihtilal

Kansız sevdim kansız kalan kimse

Kandığım kadar her yalana

Kanım aktı ve kan kustum

Ama aşktı ilahım ve ilacım

Koştum Rabbime yalın ayak

Bir koşut değildi sevgi

Varsa yoksa öz veri

 

Ön sözü ömrün

İdame ettiğim hayatın arka bahçesinde saklı cenneti

Bana bahşedendi yine Rabbim

Çektiğim kabir azabında bu dünyanın da bir müdavimi

Olduğum kadar aldığım her nefesi

Boşa tükettim de sevgimi

Sevilmeyi dilemedim çünkü emindim sevildiğime

Arz talep eğrisindeki dengesizlik

Ve işte zikri gecenin zifirine eşlik eden

 

Temaşası yüreğin

Alt yazı geçen güne ektim sözcükleri

Bir bir

İrkildiğim kadar

İhya edilesi bir karakterde olmalıydı şiir

Azdım çok az

Azımsandım

Azığımla kutsandım

Aymazlığında yalnızlığın

Ben sadece Rabbime taptım.

Gerisi mi…