Mavinin aldatılmışlığını giyindi şehir

Züppe ve yelloz tasvirlerinden beyitlerin

Taviz verdi yaralı iklim:

Göğün yangınlarında atılgan bir ruhu dikerken

Tenine ölümün

Satırlara darbe yapıldı şafak vakti

Ne de olsa teyakkuzdaydı heceler

Diri bir hüznü tasfiye edip

Geceyi de kararken bil mukabil, sevda, dercesine.

 

Hüznü öğütledi anne kuş:

Kanatlarında sevincin,

Yemleri ve içimi gagaladı kuş sürüsü.

Resmigeçit yapan bir tebessüm ordusuydu

Şahikanın yüreği

Atıfta bulunurken gövdesine şiirin de

Balyozların hücum ettiği sağanak vakti

Dolmamıştı akdi ne de olsa.

Ömrün ve turuncu sevdaların

Baş aşağı imlerinde bir redif

Perdeli gözlerinde şairin

Koklarken evreni imge imge.

 

Bir satır arası…

Bir sümen altı…

Sürrealist bir düş’ün himayesinde

Göğün de parça pinçik edildiği

Gecenin şafağına dayanmış silahın

Unutulmuş mermileri

Dokunurken içimdeki rezil sefalete.

 

Göğün kumpası ve diri çiy taneleri:

Aşkın lades demeyi unuttuğu

Bir içimlik sevda masalları

Geviş getirirken aşka ve asalete

Hurafeler adandı

Bağlanan çaputların yandığı

Aymazlığın da kül bastı yankısında

İşveli bir mecaz

Kayıp geçen zamanın kanatlarına tutkun

Yaralı ne çok yıldız

Geçit vermeye dair bir işkence ile

Mağduriyetine sayıp söven gerici bir asaletle

Uğurlarken günü

Geceyi de tefe tuttu

Şehrin soytarı palyaçoları.

 

Sevdanın feleğine

Bir diri bir ölü

Aşkın hâkimiyeti sonlanmadan,

Varsa yoksa özlemin dilinde

Şaibeli bir koşturmaca

Başı bağlanmamış ölümle dansı hüznün

Kinaye yağmurunda

Geçit vermezdi asla kış geceleri:

Kara banıp da yolları

Yolları sur bilip de sırları saklı

Kırık aynaların göreceli esaretine atıfta bulundu ansızın;

Kıdemsiz, mesnetsiz bir izdiham.

 

Her gölgeyi aşk sanan ucube bir yalnızlık

Parandalar atan muhabbet kuşlarını

Sorup soruşturan kelaynak kuşları

Nasıl ki uzağında idiler aşkın ve şevkin

Bir ritüele sığındı mazi

Közünde gecenin

Laneti giyinen şehir misali

Kapandı içine, en derine kavuşulmazlığın

Gölgesine iz düşerken bin bir yeis ile

Şaibeli ömrü de sonlandıran

Hacizli bir düş elbette.

 

Tayfası yüreğin sol atağına el basan bir tahakküm

İzbelerin feri sönüp

Aşkı nadasa alan ucube ruhlar orkestrası

Haşmetin de yalnız kıldığı

O son izlekte,

Aşkla yaşamayı şiar edinen bir hece kendi halinde

Bir şairden geride kalan her yaralı dize.