Düşler saklı metruk imgelerde salınan mevsimin b/atağında saklı izdiham…

 

 

 

Bir aşka düştüğüm bir de ıssızlığın gölgesine yığdığım…

Sözcüklerim var, bayım, sözcüklerim

Ne inkârım ne isyanım yürürlükte

Peşinen sevdiğim kadar sizi

İçtimada kalem ve şiir

Arz ettiğim ömrün

Talep bulmadığı kadar

İçimdeki rüzgâr

B/atıl düşlerin rotasında

Bağnaz değil bu yeryüzü

 

Bağrı açık imgelerin noksan kılındığı

Beylik bir aşksa asla değil

Beynamaz rüzgârı az evvel uğurladım

Yıkılan dağımdınız, bayım

İsyanım kuru

İltifat etmeyi bilmediğim kadar

Ne olacak sahi bu sahipsiz ruhumu

Kimdir sahiplenecek olan

Tanrıdan başka

Aşkı ikame ettiğim mabedimde

Çıkan yangın ne ki?

 

Ah, bayım, sönmedi gitti feri

Bu özlemin

Dipsizlik ve kuytu

Kuyunun kuruyan suyu

Çatık kaşlarınız ve çehrenizde saklı hangi bulutu…

Söyleyin, hangi bulutu karalayacak yine kader?

 

Öznem nasıl ki saklı

Özlemimle dibi gelmiş bir boyanın son rötuşu

Ve işte istimlak edilmiş yalnızlığım

Kurdeşen döken doğaya b/akıyorum da:

Ah, bayım,

Sonsuzluk kadar size uzak kayıp bir Yıldız’ım:

Meşki sözcüklerin

Kuyruğuma takılı imlerin

Tereddütsüz sevip de rest çektiğim kötülüğün

Mimarı kimse uzağındayım

 

Varsıl bir sözcükse aşk

Kelamı yitik bir derviş gibi

Zikrime eşlik eden fikri

Ben size ben size altın tepside sunmuşken yüreğimi.

 

Mizacım asla değil yitik

Aşkla hemhal iken nice duygum yitik

Ne kötülük umurumda ne kinaye ne hile

Uğurladığım sayısız insan uğrunda

Sevk ettiğim karambole giden hayatımın nutku

Tutulmuşken bir ömür

Meali varsın hüzün olsun kalemin

Varsın tutuklusu olayım hayallerin

Nasıl ki umut:

Ruhumun besini

Unutulmuş olsam bile

Unutulmak kaderin esef yüklü varlığında dahi

Elbet teselli

Bulduğum her acı her hüzün

Varsın yağsın rahmetin eşliğinde

Varsın yağmalansın sözcüklerim

 

İçine düştüğüm bu aşkın b/atağında

Rencide edildiğim kadar refüze ettiğim

Nice insan iklimi nasıl ki saklı evrenin bağrında

Ağrıma gitse bile

Aralıksız ve katıksız

Sevdiğim kadar pervasız

Varsın ıssızlığa denk düşsün hayatım

Şiarımda saklı nice umut nice değer

Taslağı çoktan hazır ömrün

Meylettiğim kadar güzelliklere ve iyiliğe

Meramım elbet saklı en Ulu Tepede

Hizaya koyduğum binlerce duygu ve düşünce

Kabul görmekten ötesi değil umurumda

 

Nasıl ki beni benden iyi bilen Rabbi

Ben tüm benliğimle yaşar ve anarken anbean

Tutturduğum türküde saklı o nakarat gibi:

Ah, bayım, bilin ki:

Sönmeyecek bu yangın…