Card image cap
Aşkla yanip pi̇şti̇ği̇m

Basit bir düzlemde yazılmış bir ad’ın adım’ı ilk göz kırpan ve sadece çoğalan bir sükûnun devre arası yalnızlığı ve işte mevsim elleriyle teslim ediyor nazını niyazını.

 

 

Ve şimdi meczup bir şiirin kulağına fısıldıyorum:

Yorgunluğumu tasfiye eden evrene de ikramım:

Ad’ımdan taşan hüzün oysaki gül meclisi,

Yüreğimdeki tekinsiz mevsim:

Aşkla ihtarı beyitlerin

Günden düşen bir zaman dilimine binaen

Kıvançla yaşar ve severken

Ardı arkası kesilmeyen sitem yüklü gölgeler.

 

Kuş üzümü ile beslediğim kocaman bir tebessüm

İfrata kaçan bu sevgimden

Varsın nasiplensin tüm evren:

Yoksa karşılığı Rabbime daha da çok dönük yüzüm

Kıyama durduğum her gece

İlahi Adaletin temkinli, tesirli aidiyeti ile

İçime yerleşik o düzen:

Nazı niyazı aşk olan dingin bir surede

Kayıtlı her hicap

Yöneltilen karşı taraftan

Uyuduğum saatlerin bile kurmaca olduğu

İhlâslı yüreğimle kendimce yaşarken

Muaf tutulduğum selamet kim ise hak gören kendinde

Ve dilimde pelesenk yüce Yaradan.

 

Kimyamla, sevdamla ait olduğum mahrem gölgem

Sadece Hakkın nazarında itibar görmek

Bir de kul hakkı yemeden;

Kâbe’yi yıkmadan yaşamak.

Ne nazire ne de kinaye

Aşkla doğan güneşe bakarken güleç yüzümle

İlla ki akan üç beş damla yaş

Yasın izafiyet teorisinde saklı bir niyazım ben belki de:

Tebessümlerin uçuştuğu mazimde

Tarafınca terk edildiğim ne çok insan yine yüklü iken

Bunca isyanla, göz yumamadığım:

Şerefin, haysiyetin ve yaşamın kıblesinde

Saf tuttuğum

Safiyet yüklü benliğimle

Meczup bir şaire dönüştüğüm

Son üç beş yılım.

 

Deliyim ve de veli:

Aşığım ve rahmeti kucaklayıp

İnsanlığa sunduğum her kelam

Aşkla yanıp piştiğim

Hüzün teknemde olur mu tek sitem, dilimde isyan?

Bir maruzat;

Bir yüklem

Adım gizli özne değil ki

Sevip de neşreden uzun çok uzun bir cümle.

 

Boyutsuzluğumu sırtladığım dost meclisinde

Dostane bir terennüm

Sadece sevgi ekip

İnanç ve umut biçilesi gönül tarhı

Elbette kıyama odaklı bir selamet

Alnımın hakkıyla yaşarken

Allah rızası için yaratıldığıma binaen

Israrla direndiğim her zerremle ait olduğum

O devasa evren.

 

Bir tüy kadar da hafif vicdanım

Sevecen mizacında ikbalin

Neşreden bunca kötülüğü kim ise sineye çeken,

Uzak olsun benden iblis ve nefsine âşık zalim.

Kör nokta ve kör bakışlar

Lakin görebildiğim çoğunun ötesinde

Gönül iken zevcesi matemin

Rahvan surelerde aşk ile kırptığım yüreğimde

Mecazi bir firar

Yeltendiğim her şiirle

Anılsın sökük rütbem.

 

Elbet inhisarında aşkın ve sağanağın

Gök gözlü annemle yoldaş bir hümayun

Kazık kakacağımdan da değil hani güne ve ömre

Sakil bir heceyi

Sakin bir gölgeye hicvetmem

Rahmetin izinde ve indinde

Bildiğimden çok çok öte

Rahmetin saklı şifresi

İlla ki kıblesinde saklı gönül gözünün

Hüznüne binaen yaslı, melek denen zümre.

 

Kovuşturduğum bin bir emekle

Zevkini sürmeye de gelmedim hani bu evrenin

Cefasıyla sandukam hazır;

Aşk diye atan her hecede

Varsın kanıksadığım mezarımda sahipsiz kaldığımı

Sansın sefil sanrılar

Rabbim sahip çıkarken

Sanmasın ki bihaber martılar

Nimetin izini sürerken koruyucu gücün hükmünde.