
Yön
YÖN
Mucize arayan aslına baksın
Öze ün seçilmez
genler içinden
Akıbet aşikâr; yine topraksın
Gafletle geçilmez günler içinden.
Kur'an kutlu
kelam, kutsal emanet
Davası olana zor gelmez nöbet
Her harfin, imlanın hükmü var elbet
Noktalar ayrılmaz Nûn’lar içinden.
Sermaye-i güzîn iraden, usun
Îmandır dermanı gönülde pusun
Görüp mirasını derviş Yunus’un
Yön ara kendine yönler içinden.
Niyetin haliste Hakk'sa emelin
Boş kalmaz avucun; açıksa elin!
Aslolan bugündür; yoksa amelin
Teselli derilmez dünler içinden.
Zordur pusulasız
menzile varmak
Ne ayıp, ne günah
bir adres sormak
Mevlânâ "gel!" derken olur mu durmak?
Can ara kendine canlar içinden.
Basiret bağlıysa cürm olur ufak
Hayale, düşlere dar gelir âfak
Sanma ki "her zaman sökecek şafak,
Hep güneş doğacak tanlar içinden."
Ömür ok misali gerili yayda
Çok "şükür borcu"n var her nimet, payda
"En" güçlü, "en" zengin dense ne fayda
Elde kalana bak "en"ler içinden!
Bin günah yükleyip
her bir nefese
Aldanma şu koca süslü kafese
Yaklaş hele bir yol, kulak ver sese!
Ne "vah"lar
geliyor sin'ler içinden.
İnsan akıl etse, olsa az zeki
Nefsin her emrine der mi ki peki?
Binlerce senelik yaş olsa ne ki?
Son nefes sayılır binler içinden.
Madem ki O'nadır sonunda avdet
Bir tek Yaratan'dan umulur medet
Gaye huzur ise gerçek saadet
İslam’da bulunur dinler içinden!
Mecit AKTÜRK