Card image cap
Sabret gönlüm

SABRET GÖNLÜM  -I-

Sabret gönlüm zârı bırak; hüznü gözden silmek gerek
Gayret bekler kulundan Hakk; direnmeyi bilmek gerek

"Dost" bildiğin üzsün varsın; duan, virdin yara sarsın
Niçin böyle çeşm-i zârsın; umut ile dolmak gerek.

Akan, "ömrün", avucundan, düşene bak dil ucundan 
Bin bilinmez yön içinden, doğru yolu bulmak gerek. 

Edeb ile vursun örsün, öfkeni yen, dinsin hırsın 
Gönül yapmak senin dersin; yolda karar kılmak gerek. 

Özün naza meyyal madem, hodbin ile olma hemdem 
Tevekkül et, söz dinle hem; bir ayarda kalmak gerek.

"Vuslat" ise şayet murat, kalp kırmamak! Budur sanat! 
Aman vermez derde inat, gülümsemek, gülmek gerek. 

Hakk’ı söyle hep ayandan, korkma seni kınayandan 
Kork, Allah’tan korkmayandan; Hakk üzere ölmek gerek. 

Düşsen dahi sıkça dara, her işte bir hikmet ara 
Şerri hayra yora yora, tefekküre dalmak gerek. 

Yük oldukça kalbe çile, "Lâ havle" çek, sabır dile 
Hâlden bilen bir dost ile; paylaşarak, bölmek gerek. 

Göz odur ki, Hakk'ı göre, ibretle bak, bakarköre 
Ruh bekler ki, akıl ere; secdelere, gelmek gerek.

Nefsi ezmek ise maksat, say ki sende hep kabahat 
Her bir kabir -gör- nasihat; ölümden ders, almak gerek.
 

Allah(c.c) deyu tekrar ile, "bir"liğini ikrar ile 
Boyun büküp, ısrar ile, sır kapısın' çalmak gerek. 

Farz et ömür gelmiş...geçmiş, ecel tene kefen biçmiş 
Farkedince, her şey "hiç"miş; ürpererek, solmak gerek. 

Bil ki, şeytan sana düşman, uyup ona olma pişman 
Hakk’a kulluk, en büyük şân; gerçek mü’min, olmak gerek.
 
SABRET GÖNLÜM -II- ARUZ
 
Sabret gönül, aldırma hiç; gözden yaşın silmek gerek. 
İkramsa gam iştahla iç; hikmet nedir bilmek gerek!
 
Farzet zifir kaldın naçar; zâr etme dur elbet geçer
Her gün güneş tezgâh açar; hüznü kalpten salmak gerek.
 
Rahvan gider yorgun kırat, iflah keser keskin Sırat
Yok olmadan son istinat, bir dost bulup bölmek gerek.
 
Nefsin belan, baş düşmanın, arzında âh var pişmanın
Kıymetlidir her bir anın, her ânı hoş kılmak  gerek.
 
Şeytan denen vermez aman, hem sinsidir hem pek yaman
Kulluktadır izzet ve şan; şandan nasip almak gerek

Her bir cürüm kordan azık, "boşver" deyip geçmek; yazık!
Varsın düzen olsun bozuk; bir orta yol bulmak gerek.
 
Cehlin kavî bil evvelâ; öğren, nedir kâlû belâ? 
Her cân için ibret salâ; "Eyvâh" deyip solmak gerek.
 
Birgün biter her saltanat; kalp kırmamak gerçek sanat
Gülzârı hep gülden donat; zakkum "zehir"; yolmak gerek.
 
Ham meyvadan olmaz ilaç, muhkem gönül kalmaz kıraç,
Gülbahçeden, gülden amaç, öz derleyip dolmak gerek.
 
Can tende kuş; göç olmadan, her şey "serap", "hiç" olmadan
Firdevse yol "güç" olmadan; Rahmâna râm olmak gerek.
 
Müstef’ilün / müstef’ilün / müstef’ilün / müstef’ilün
 
_ _ . _ / _ _ . _ / _ _ . _ / _ _ . _

Mecit AKTÜRK