Card image cap
Kar'a sevda

KAR'A SEVDA


Ipıssız dağlarda gözlerden ırak
Beyazlar içinde bir gelin iner
Bir içim su gibi billur ve berrak
Zirveler şenlenir, karanlık diner

Şuâlar uzanır öper aşk ile
İnciye dönüşen kuru kar ışır
Keşke zaman dursa lâkin nafile
Sürmez bu mutluluk bir sene bile
Bahar kıskanıpta basınca zile
Akıbet bellidir; yakar, kavurur
Bahtı kara gelin kendini vurur
Akar ak kanları sele karışır

O yüzden gamlıdır bütün bülbüller
En yaslı, dumanlı dağ başlarıdır
Açan gelincikler kırmızı güller
Toprağın dinmeyen gözyaşlarıdır

Her bahar geldikçe keder öyle ki
Kıraç tepelere karanlık yağar
Birkaç gün...birkaç ay; yıl olsa ne ki?
Güneşe sorarsan kar anlık yağar!

Sarınca her yanı tarifsiz hüzün
Tabiat edeple söze karışır
Der ki; şayet gönlü olursa yazın
Tutmayız matemin ömrünü uzun
Dergâh-ı âli'den çıkarsa izin
Hazan yaprakları yere savurur
Bulutlar yeniden kıyama durur
...ve yer gök yeni bir aşkla tanışır.

Bilmez ki her vuslat hicrana gebe
Ne baharlar sonsuz, ne yaz, ne kışlar
Zoraki bir oyun, bitmez körebe
Hasret bittiği an ayrılık başlar...

Destanlar dese de Kerem'le Aslı
Dillere düşse de karasevda'sı
Aşkın Tarihi'nin gerçekte aslı;
Güneşin -ölümsüz- kar'a sevdası.

 Mecit AKTÜRK