Canım keklik istedi ava gideyim dedim
Hava sisli mi sisli, yağmış elli metre kar
Daha yolun yarısı bütün azığı yedim
Çağlamış bizim dere yokuş yukarı akar.
Dokuz tane ördeği düşürdüm ilk atışta
Av dedin mi hiç kimse rakip olmaz yarışta.----M.D.

Sen avcı görmemişsin hele bir de beni gör
Tanıyan iyi bilir avcılar ağası der.
O vurduğun ördekler belli ki doğuştan kör
Unutma attığını bir tarafa yazıver.
Biz ne atanlar gördük palavranın kıralı
İnsaf et hiç mi yoktur atmanın da kuralı.----M.N.

Eti çok lezzetlidir sözüne inanırım
Dağda ne işin vardı düz ovada avlanır.
Ya nevalen yetersiz, ya da açsın sanırım
Kekliğe giden adam ördekleri ne sanır?
Avcı bu ne diyelim atınca iyi atar
Arazide gezerken kaya dibine yatar.
Biri sanki az geldi ikinci de atladı
Tetiğe dokunmadı ama tüfek patladı.----A.K.

Gidince az öteye gördüm bir alageyik
Tüfek dilini yuttu elime bir taş aldım
Uzunca boylu idi üç yüz kilo üstelik
Tam isabet ettirdim hemen yanına daldım.
Bir çığ indi ki dağdan yönümü bulamadım
Zor kurtardım canımı geyiği alamadım.----M.D.

O vurduğun geyiği daha sonra ben gördüm
Üç beş tane yan yana sohbet ediyorlardı.
İyicene yaklaştım birazcık kulak verdim
Acemi avcı diye dalga geçiyorlardı.
Hiç geyik avlanır mı taşla vurup beline
Düşmüşsün bre gardaş geyiklerin diline.----M.N.

Atma Mustafa atma bizler ki din kardeşi
Şairsin kıracaksın yalanların belini
Sözlerinle kızarttın utandırıp güneşi
Taş salla korkaklığa alıştırma elini.
Üç yüz kiloluk geyik taşınmaz o bedenle
Çığ dediğin bahane inanmam o nedenle.
Geyiklerin dilinden anlar mı Şair Ağa
Sizin gibi avcının heykeli konur dağa.----A.K.

Az öteye varınca baktım etrafa şöyle
Orada bir solukta ördekleri pişirdim
Besbelli acıkmışım dokuzu gitti öyle
İçince bir tuluk su, yolu bile şaşırdım.
Uzanmışım öylece biraz güneş çıkınca
Elbet dönerim eve avlamaktan bıkınca.----M.D.

İyi ki ördekleri pişirip de yemişsin
Yoksa ne diyecektin dönüşte soranlara.
Sağda solda herkese ben avcıyım demişsin
Bence iyi örneksin atmadan vuranlara.
Aman ha çok dikkat et palavrayı iyi sar
Ods kamerası artık ormanda da var.----M.N.

O ne iştah kardeşim sana ancak “yuh!” derim
Azığım yoktu dedin bulmuşsun bari suyu
Müslüman’da bu iştah mutlaka mekruh derim
Gözlerinin içine nasıl aldın uykuyu?
Korkmaz mısın donmaktan fütursuz yatılır mı?
Sonu gelmez gibidir bu kadar atılır mı?
Seni de bulur elbet ormandaki kamera
Hayran kaldım sizlere bu ne güzel macera.----A.K.

Baktım ki yedi aslan biraz da korktu gözüm
Kaptım yerden odunu üzerine yürüdüm
Atladılar üstüme sandım kırıldı dizim
Kimini tekmeledim kimini de sürüdüm.
Diğerleri de zaten haşmetimden kaçtılar
Kefeni iyi yırttım hepsi çok da açtılar. ----M.D.

Dokuz ördek yiyince biraz sıkıntı vermiş
Rehavetten uzanıp kötü rüya görmüşsün.
Anlaşılan bu kâbus seni iyice germiş
Yedi tene aslanın defterini dürmüşsün.
O gördüğün rüyaya yedi aslan az bile
Senin gibi avcıya yeter bir tek kaz bile.----M.N.

Tekme tokat odunla madem aslan dövülür
Avcıları kandırıp neden tüfek satarlar?
Kusura bakma kardeş bu yalana sövülür
Avcı atar derler de bu kadar mı atarlar?
Ormanın kralları dağa nasıl çıkmışlar
Demek ki aslanlar da iktidardan bıkmışlar.
Onun için kaçmışlar arkasına bakmadan
Yalanlar çıktı göğe mumlarını yakmadan----A.K.

Tam yola çıkmıştım ki eve gideyim diye
Bir hışırtı işittim çalıdan öte yanda
Evdeki çocuklara olsun diye hediye
İki dağ keçisini yakaladım son anda.
Kısmet bu kadar deyip yükü sırtıma sardım
Üç günlük yürümeyle köyüme ancak vardım. ----M.D.

Keçiden av mı olur sürüsüne bereket
Beslemekten bıkanlar ormana azat eder
Yakışır mı avcıya böyle basit hareket
İki tutam ot görse zaten peşinden gider
Benden sana nasihat devam et sen şiire
Sadece imge avla bu yakışır şaire. ----M.N.

Ördeklerden ayırmak aklına gelmez niye
Malzemesiz elinle yakaladın keçiyi
Belli keyfin yerinde türküler diye diye
Döndüysen yürüyerek onca yükle “Pekiyi!”
Sen de yalancı çıktın hâlbuki inanmıştım
Sallamaz kardeş derdim dürüst şair sanmıştım.
Ağadan aldın işte güzelce bir nasihat
Avcılıktan iyidir şiir denilen sanat. ----A.K.

Yürü Mustafa Doğan! Keklik senin neyine?
Şairden avcı olmaz kalem oynat sen yine.---M.D.

Yürü be Şair Ağa! Palavralar neyine
Kafaları yar gitsin taşlar savurup yine. ----M.N.

Yürü be Afet Kırat! Alay senin neyine?
Ayrılıktan hasretten bahsederek yaz yine.----A.K.

Mustafa Doğan- Mehmet Nalbant- Afet Kırat