
Belki̇ de...
BELKİ DE
Kana dönüşmezdi gözden akan yaş
Kini şehitlere eza bilseydik
Beyhude olmazdı verilen savaş
Nefs ile kavgayı gazâ bilseydik
Ne kıştan yılardık, ne de yokuştan
Kalpler kırılmazdı her dokunuştan
Bir sayfa açardık tertemiz, baştan
Tarihi yeniden yazabilseydik
Mutabık kalsaydık asil amaçta
Nefes tüketmezdik en dik yamaçta
Sormazdık kimseye; "Kıyamet
kaçta?"
Kırmızı çizgiler çizebilseydik
Ardına düşerdik ilm için ânın
Esiri olmazdık gıybetin, zan'ın
Tefrika denen o habis yılanın
Başını vahdetle ezebilseydik
Kim bilir dünyanın şu son çağında
Kaç balta eskittik gönül dağında...
İtibar görürdük Hakk otağında
Bağında edeple gezebilseydik
Alsaydık tadını maneviyatın
Muptelasi bizdik muhteviyatın...
Önemi kalmazdı fahiş fiyatın
Hayatın sırrını çözebilseydik
Yazık ki yıkılmış en muhkem direk
Sebepler üstüne düşünmek gerek!
Yanmaz yakılmazdı sayısız yürek
Kelamı edeple dizebilseydik...
Ser'ine yâr ise us denen süzgeç
Demez ki ye'se düş, dâvândan vazgeç
Umuda eşiktir her zor dönemeç
Vakit olmadan geç, sezebilseydik
Mecit AKTÜRK
Mânâ, muhteva ve şekil cihetiyle dört başı mamur bir şiir.
Eline yüreğine sağlık değerli şairim..Canı gönülden kutluyorum
Selam dua ile
Teşekkür eder herşeyin gönlünüzce olmasını dilerim dilerim.
Selam ve saygılar...
Çok güzel harika bir şiir okudum emeğine yüreğine sağlık Mecit hocam tebrikler hayırlı akşamlar diliyorum hocam
Teşekkür ederim Murat Hocam.
Selam ve dua ile