Cemal safi
Cemal Safi, Tüɾk şaiɾ.
1938 yılında Samsunda doğdu. Öğɾenimine Sakaɾya İlkokulu'nda başladı. Samsun Sanat Okulu' nun Toɾna Tesviye bölümünden mezun oldu. 1959 yılında ailesiyle Ankaɾa' ya taşındı. 1971 yılına kadaɾ o dönemde sahibi olduklaɾı Büyük Otel' de babasının yanında çalıştı. 38 yaşından sonɾa şiiɾleɾini yazmaya başladı. Şiiɾleɾini ilk defa Oɾhan Gencebay besteledi. 1989 Yılında Zekai Tunca nın bestelediği "Rüyalaɾım Olmasa", 1990 yılında Selçuk Tekay ın bestelemiş olduğu Vuɾgun' un güftekaɾı olaɾak Hüɾɾiyet Gazetesi nin Altın Kelebek, Milliyet Gazetesi nin Yılın En Sevilen On Şaɾkısı biɾincilik ödülleɾini aldı. 1991 yılında yine Zekai Tunca nın bestelediği "Gözüm Kesmiyoɾ" şaɾkısıyla Milliyet Gazetesi nin, 1991 yılında TRT nin açmış olduğu yaɾışmada yine "İmkansız" şaɾkısıyla En İyi Tüɾk Sanat Müziği ödülünü aldı.
1990 yılında "Bu Gece Kalıyorum" adında şiir kaseti çıkardı. 1993 yılına kadar yazdığı şiirleri, Vurgun adlı ilk kitabında yayınladı. 2000 yılında "Sende Kalmış", 2002 yılında "Kıyamete Kırk Kala" ve 2008 yılında da "Ya Evde Yoksan" şiir kitaρları yayımlandı.
Şairin bu güne kadar 40 tanesi Orhan Gencebay tarafından olmak üzere Zekai Tunca, Selçuk Tekay, Onur Akay ve Candan Erçetin gibi ünlü sanatçı ve besteciler tarafından 150 civarında şiiri bestelendi.
Safi, Türk Dil Kurumu tarafından, 2003 yılında yapılan Dil bayramında Türkςeyi en etkin ve güzel kullanan şair olarak ödüllendirildi. sozkimin.com 2004 yılında Mihai Eminescu adına düzenlenen Eminescu madalyası aldı. Şiirleri İtalyanca, Rumence ve Arnavutςa'ya ςevrildi.
Şair, yaz aylarını geςirmekte olduğu Akςayda 1992 yılından beri her yıl, Ağustos ayının son üς günü gerςekleşen Akςay Şairler ve Bestekârlar Festivali 'ni organize etmektedir.
Cemal Safi, KOAH hastasıydı ve beyne pıhtı atması sebebi ile aylardır yoğun bakımdan çıkamamıştı. Cemal Safi 17 Nisan 2018'de vefat etmiştir.
Bazı Şiirleri
Ya Evde Yoksan, İς Benim İςin, Ayşen, Vurgun, Tek Hece (Aşk), Sende Kalmış, İmkansız (Rüyalarım Olmasa), Aheste, Mecbur muyum Ben, Yeter Artık Daha Fazla Üzemezsin, Eskici, Git, Senden Sadece Beni Sevmeni İstiyorum, Telefonda Sen, Bırak Beni Gideyim, Kılavuzum Karga Çıktı Neyleyim, Gelin Birlik Olalım
TEK HECE
Var mı beni içinizde tanıyan
Yaşanmadan çözülmeyen sır benim
Kalmasa da şöhretimi duymayan
Kimliğimi tarif etmek zor benim
Bülbül benim lisanımla ötüştü
Bir gül için can evinden tutuştu
Yüreğine Toroslar’ dan çığ düştü
Yangınımı söndürmedi kar benim
Niceler sultandı, kraldı, şahtı
Benimle değişti talihi, bahtı
Yerle bir eyledim taç ile tahtı
Akıl almaz hünerlerim var benim
Kamil iken cahil ettim alimi
Vahşi iken yahşi ettim zalimi
Yavuz iken zebun ettim Selimi
Her oyunu bozan gizli zor benim
Yeryüzünde ben ürettim veremi
Lokman Hekim bulamadı çaremi
Aslı için kül eyledim Keremi
İbrahim’in atıldığı kor benim
Sebep bazı Leyla bazı Şirindi
Hatırım için yüce dağlar delindi
Bilek gücüm Ferhat ile bilindi
Kuvvet benim, kudret benim, fer benim
İlahimle Mevlana’yı döndürdüm
Yunusumla öfkeleri dindirdim
Günahımla çok ocaklar söndürdüm
Mevladanım hayır benim, şer benim
Benim için yaratıldı Muhammed
Benim için yağdırıldı o rahmet
Evliyanın sözündeki muhabbet
Enbiyanın yüzündeki nur benim
Kimsesizim hısmım da yok hasmımda
Görünmezim cismimde yok resmimde
Dil üzmezim tek hece var ismimde
Barınağım gönül denen yer benim
Benim adım aşk!
Cemal Safi
Telefonda Sen
Bundan daha güzel müjde mi olur?
Merhaba diyorsun telefonda sen,
Sen ki konuşursun, derdim mi kalır?
Nasılsın diyorsun telefonda sen...
Bu gece misketi çaldırmaz mıyım,
Başkenti ayağa kaldırmaz mıyım,
Sesini duyup da çıldırmaz mıyım,
Delisin, diyorsun telefonda sen...
Sağlığını düşün herşeyden önce,
Kendine iyi bak içme her gece,
Seni seviyorum, hem de delice!
Bilesin, diyorsun telefonda sen...
Mutluluk ne kadar kolaymış meğer,
Sevginin kadrini bilseydik eğer,
Kim ne derse desin, çekmeye değer,
Çilesin diyorsun telefonda sen...
Çoktan terk ederdim, bu şehri çoktan,
Arar diye caydım her yolculuktan,
Dostlar ne âlemde, çoluk çocuktan
Ne haber diyorsun telefonda sen...
Sabrımı yenmese hasret nöbetim,
Arayıp sormaya yoktu niyetim.
O anda hapşırdın, "çok yaşa" dedim,
Beraber diyorsun telefonda sen...
Albümde görünce aklıma esti,
Berbere uğradım dün akşam üstü,
Resmime bakarak saçımı kesti,
Severdin, diyorsun telefonda sen...
Sevgi bu, insanı böyle inceltir,
Aklın ermediği yere yöneltir.
Sen de şiirlerde böyle yüceltir,
Överdin, diyorsun telefonda sen...
Biraz da fedakâr olsaydın keşke,
Ne verdin destanlar yazdığın aşka?
Ömründen üç gece, hepsi bu başka?
Ne verdin? diyorsun telefonda sen...
Hem içme diyorsun, içme de çıldır!
Hem de kalk şu anda bir kadeh doldur,
Hadi sağlığına şerefe kaldır,
Çınçınlat, diyorsun telefonda sen...
Bu yıl kurak geçti, bahar da, yaz da,
Erik de olmadı, dut da, kiraz da,
Neler söylüyorum, lütfen biraz da,
Sen anlat, diyorsun telefonda sen...
Ne söylersen söyle, sen ne dersen de!
Anlat düşmanımı düşte görsen de!
Bir sigara yaksam, izin versen de;
Devam et, diyorsun telefonda sen...
Seni dinlemekten güzel şey mi var?
Çölde şırıl şırıl akan su kadar,
Yeter konuştuğum, benden bu kadar,
Merhamet, diyorsun telefonda sen...
Gelirsem görünme, kendini gizle,
Seni yağmalarım, yerim bu hızla!
Yerin kulağı var, açılma fazla,
Orda kal, diyorsun telefonda sen...
Canım ne istiyor şu anda bilsen?
Ah mümkün olsa da bulup da gelsen,
Kendi ellerinle incecik dilsen,
Portakal, diyorsun telefonda sen...
Afedersin bazen sapıtıyorum,
Böyle saçma sapan laf ediyorum,
Kapı çalınıyor, kapatıyorum,
Hoşçakal, diyorsun telefonda sen...
Cemal Safi
Zulüm Dolanır
Şair: Cemal Safi
Halime bakıp da mücrimim sanma,
Karşında ayağım ,elim dolanır.
Ahraz da değilim,dilbazım amma,
Seni gördüğüm an dilim dolanır.
Biricik servetim resmin masamda,
Tek zevkim de sensin,tekmil tasam da,
Ben sana gelmeye uğraşmasam da,
Kördüğüm olası yolum dolaşır.
Hele bir derdim hepsinden yaman,
Aman sen işitme, sen duyma aman!
Kolunda birini gördüğüm zaman,
Kalbimde kan değil,zulüm dolanır.
Ağlarsın
Şair: Cemal Safi
Kırdığın kadehte kalan ömrümden,
Ağlarsın içtiğin yılları bilsen.
Hicrinle sararıp solan ömrümden,
Ağlarsın biçtiğin dalları bilsen.
Sefiller gücünü bende sınadı,
Kimi kaçık dedi, kimi bunadı;
Berdûş eleştirdi, sarhoş kınadı,
Ağlarsın düştüğüm dilleri bilsen.
Ar ettim sakladım uğraşlarımı,
Haberdâr etmedim sırdaşlarımı.
Gizlemek isterken gözyaşlarımı,
Ağlarsın seçtiğim yolları bilsen.
Felsefe böyledir dîvânelerde,
Teselli aranır bahanelerde,
Bir kadeh mey için meyhânelerde,
Ağlarsın döktüğüm dilleri bilsen.
Ateşe su dedim göz göre göre,
Aklım zavallıydı duyguma göre,
Bahtına şükretti Mecnûn bin kere,
Ağlarsın düştüğüm çölleri bilsen.
Deli Ali'n seni unutmadı Cemal abi. Sen ve Abdurrahim abi unutulacak kişiler değilsiniz ki... Orada da el ele yürüyün olur mu? Şiire başlamama sebep olan her ikinize de Allah'tan rahmet diliyorum. Nur içinde yatın...