Yaşanmiş i̇mam hi̇kayeleri̇

YAŞANMIŞ İMAM HİKAYELERİ
 
Bir ilçenin imamları bir araya toplanmışlar. Bir köyde, hatırlı birisinin mevlit cemiyetine gidiyorlarmış. Köye varmışlar. Sormuşlar adamın evini. Bir sokağa girince karşılarına birkaç azılı köpek çıkmış. Köpekler tanımadıkları adamlara saldırmak için can atarlarken, genç bir imam, korku ve tedirginlikle kıdemli bir imamın arkasına saklanıp söylenmiş.
“Hocam şimdi hangi duayı okumamız gerekiyor?”
Kıdemli imam;
“Bırak ulen dua etmeyi! Şimdi taş atma zamanı!”
*
Meşhur, medyatik hocalardan birisine sormuşlardı.
“Hocam, siz jet skiye biniyorsunuz. Kızınız bikiniyle denize giriyor. Siz türban için bir yerlerinizi yırtıyorsunuz. Bu konuda fikriniz nedir?”
Hoca efendi büyük bir pişkinlikle;
“Ben on sekiz yaşından sonra kimsenin işine karışmam!”
Doğru adam kimsenin işine karışmıyor. Sadece karıştırıyor.
*
İmam gerçekten ünlü bir hocaydı. Bir iş adamının himayesinde yıllarca imamlık yaptı. Vaazlar verdi. Bir gün samimi bir arkadaşı sorar.
“Hocam memlekette bir türban meselesi aldı başını gidiyor. Tesettür diye bir örtünme modası aldı başını gidiyor. Gidiyor da… Yenge Hanım, hep başı açık. Çarşıda geziyor, denize giriyor. Siz yengeye bir şey demiyor musunuz?”
Prof. hoca;
“Bir şey demem mi lazım? Benim hanıma giydikleri yakışıyor. Yakışmasa giyer mi?”
!!!
*
İmamlar bir fabrikanın kuruluş bayramında mevlit okumuşlar. Mevlitten sonra yemişler, sadece su ve ayran içmişler. Bir yetkili gelmiş zarfları dağıtmış. İçinde para olan zarfları, “Allah Rızası İçin” almış imamlar. Sonra da birkaç imam, birkaç arabaya doluşup yollanmışlar geldikleri yerlere. Küçük bir ilçenin imamları yolda zarfları açmışlar. Herkese eşit miktarlarda para çıkarken, en kıdemli imamın zarfında yüzde elli eksik çıkmış para. Yaşlı imam en kıdemsiz imamın elinden paraları alıp kendi elindeki zarfı vermek istemiş.
Genç imamla yaşlı imam kapışmışlar. Ortada kalan, ortanca bir imam girmiş söze.
“Bize zarfları veren görevli karıştırmış olabilir. Büyük ilçeye giden imamlardan birisinin zarfı size verilmiş olabilir.”
Hemen otomobili döndürmüşler, büyük ilçenin yoluna. Büyük ilçeye giden imamları yolda mola verdikleri bir yerde yakalamışlar. Aralarında bir tartışma çıkmış. Küçük ilçenin büyük imamı, büyük ilçenin küçük imamının elinden zarfı almış. Yüzde elli az para olan zarfı vermiş. Sonra da küçük ilçenin yolunu tutmuşlar.
Böylece unutulmayan bir hikâye çıkmış ortaya.
 
Şuayip ODABAŞI
6.12.2023