Kızsam Bir Türlü Kızmazsam Ayrı Bir Üzüntü!
 
yorum yapmak ile ilgili görsel sonucu


Kızsam bir türlü kızmazsam ayrı bir üzüntü! Herkesin vakti yoktur eminim, iş güç yorgunluk ayrı bir tatlılık eve gelince, eşle çocukla baş başa oturunca! Şöyle bir şiir yazıp yorgunluğu atınca, az da etrafta kim ne yazmış bir memnuniyet veya beğenmeyince eleştiri veya bir iki satır yorum yazılmayınca, bana has değil demek ki şalterlerim atıyor! Öyle fazla sürmez ki bir şiir okuma her gün olmazsa da haftada bir üç günde bir uğranılsa, yazayım çıkayım denilmese!
 
Acaba bendeki bir takıntımı bilmiyorum! Sizler ne dersiniz bu takıntılı halime? Toprağa ektin tohumu bekle ki filizlensin ya da filizlenmeden kurusun ne farkı var ki? Bence yorum tohumun filizlenmesi için bir can suyu! Belki de can suyu değil solmasına neden olan mıdır?


Belki de yorum yapacak kardeşimiz yanlışa düşmemek adına, etkilenip etkilenmemiş görünerek, yanlış yorum yapma korkusuyla bu konuda yorum yazmada bilgisi ve fikri az olduğu için sessiz kalı verebilirler, olabilir normaldir, az çok belli bir yaşın üzerindeyiz birbirimizi şiirlerimiz'den karakterimizi az çok çıkarmış olacağız diyemeyeceğim çünkü okunmayınca bu korkuda aşılamıyor!

 
İlk bakış çok mu önemli, aşkta öyledir lakin şiirde de mi öyle? Bir şairi okumayınca ya da hiç okumayınca bir ömür boyu okunmamayı hak etmek doğru mudur? Zaten şurada yirmi otuz kişiyiz, dışarıdan gelen yüzlerce okuyucumuz da yok ki?  Yedi yıldır devamlı edebiyat sitelerine mütemadiyen yazarım, bir gün yorum yerinde, ziyaretçi yorumuna hiç rast gelmedim, sizde rast gelen oldu mu acaba? Çünkü hepsi üyelik gerektiren ve şairlerin üye olduğu ve yazdığı bir yer… Site sahiplerine teşekkürler ederim bizleri bir arada buluşturuyor şiirin serin gülümseten atmosferinde, dışarıdan gelen ziyaretçi yorum yapsa üyelik istiyor, ziyaretçi de şöyle zaten bakıp çıkacak bir daha gelmeyecek, buda ayrı bir dert…
 
Şöyle on yirmi kişiyiz şair kardeşlerimizin şiirlerine bir göz atsak, yok olmaz! Olmaz! Bakarsın bir şair kardeşim enfes yazmıştır, beş yüz okuyucu çekmiştir, lakin gelen beş yüz kişi nedense o gelen beş yüz kişi o şiirden başkasını okumaz! Yanlış anlaşılmasın ben şiirin okunmasından yanayım, kardeşimin şiiri çok okunmuş buna bir şey dediğim yok sevinirim, okunma açısından sabit illa bu şiir yazar olacak denilmesinden, ben bundan başkasını başkasını okumam tavrınadır söylediklerim. Umarım yanlış anlaşılmam!
 
Gözler hakkında önce İskender Pala Üstadın Kitab-ı Aşk eserinden aşkla, bakışla gözle sonrasında bir ayetle noktalayayım, kardeşlerim.
 
“Bakış... Elde olmayan kader; ilâhî kaza. Ve aşk...
Kalp ile göz arasında kutlu bir hadise./ Çoook sonraları kalp göze diyecektir ki, "Beni bu onulmaz derde iten sensin. Sefayı sen sürdün, acıyı ben çektim. Nimet senin, zahmet benim oldu. Sen sevinirken, kaygılanan ben oldum. Bakışlarını arttırdıkça sen, dertlerimi çoğalttın benim. Zafere eren sen, hezimete uğrayan ben. Sen emirlerine itaat edilen hükümdar oldun, ben senin peşinde koşan tebaan. Sen emîr,  ben esir. Melik iken memlûk (kul) ettin beni."


Sonra devam eder: — Ey göz! Sen ikisin, ben birim. İki kişinin bir ferde saldırıp onu öldürmesi zulüm değil de nedir? Şimdi ağla o hâlde; ettiğin zulmün cezasını çek bakalım! Göz buna karşılık ayet-i kerime ile cevap verir:


 "Gerçek şu ki; gözler kör olmaz, ancak sinelerdeki kalpler kör olur" (Hacc, 46).”
 
Esen kalın ve şiirlerin serinliği gülümsemesiyle kalın kardeşlerim, selamlarımla.


Mehmet Aluç



Card image cap