Geliş Gidiş Ve Düşünüş Sezgi İle ezgi Dünyam
Sezgi | felsefe taşı
   Geliş gidiş ve düşünüş sezgi ile seziş ezgilerle dünyamda seninleyim ey ilhamım, anımda anım, canımda canım, yanımda sağ yanımsın. Yazıyorum seni gönderen Rabbim yardımıyla, yazarken öğreniyorum gönlüme kazıyorum anlıyorum, anlarken de sarıyorum. Masmavi göğün altında sen ben ve kalemim anlatıyoruz anlatabildiklerimi, sezdiklerimi, gezdiklerimi sevdiklerimi…
   
  Ortam her daim Rabbim yardımıyla bizim için müsait bir ortam, yazarken kalemin ve gönlümüm seninle çıkardığı deniz dalgasına eş, gönülleri gezerken serinliğiyle serinlik veren dalgaların sesine hayranım.

Bekledim de gelmedin
Gelip te bir selam vermedin

  Diyenler kalmasın diye ziyaret ediyoruz gönülleri, bizi kabul ederek okuyanların gönüllerini, düşlerini, gülüşlerini, gülüşlerinden bir yansıma alarak katıyorum seninle içine, sonrasında seyret mükemmel manzarayı güzelliği gülümsetmeyi varmayı sarmayı…
 
  Bize insan lazım, herkes para lazım dese de, önce insan lazım para bir şekilde azda olsa kazanılıyor, bizde eksik olan bu!

   Okurum hayatı gönülleri elimden geldiğince, hayatım değişsin Rabbim yardımıyla istiyorum, geziyorum kapıyı çalarak içeriye giriyorum, öyle fazla vurucu kelime ve hecelerim olmasa da, yorucu kelime ve hecelerim yok.
 
  Hayata baktığım pencerem gönül pencerem, akıl fikirle kazan kazan diyen akıl penceresi değil! Ufuklarım da yarınların gülümsemeleri var siz okuyucularımın gülümsemesiyle, kurduklarımda bizler varız anıların içinde bakışların içinde. Karşıda ağlayan çocuğun gözyaşların sileniz beraberce, ağlayınca güldüreniz, sevgide biriz bir olan Rabbe gideniz. Gülümsemeyeni gülümseteniz kazanç olarak bu bize yeter diyeniz.
 
   Olduğum gibi yanındayım insanların yanındayız, kapısındayız bir selamla bir gülümseme almak kazanmak için, bulduğum gibi alırım serzeniş varsa gülümsemeyle cilalarım… Çıkar sağlayan avuntuyla olmaz işimiz, sadece avuturuz, oyalamak bir yarar için avunmaz el açmaz ve oyalamayız, oyalarken biz oyalanarak vaktin güzelliğini kaçırıyoruz ne gereği var, avutmak için yanındayız avuturken kendimizi de avuturuz. Sözleri kelimeleri güllerin arasında yetiştirerek yollara serperiz ki, ahiretimiz de dünyamızda çiçeklerle donansın çiçek gibi koksun, gerçi hep ezenlerin çok olmasına rağmen, biz usanmadan devam ederiz, bir gün onlar vazgeçene kadar. Sevmelerimiz artık refleks gibi gönlümüze kazındı, her an severiz ekeriz, sevilen değilse de sevmeyi deneriz arkasından ekeriz, bu gönlümüzün bir refleksi sonucunda anında olandır, koşandır, sarandır.
  
  Tepkisizliğin kuruyan toprağını sevgi yağmuruyla suladık az sonra yeşerecek ve hafif tepkilerle tüm olumsuzluklar kaybolacak, bekliyoruz arıyoruz, bulanlar arayanlardır…Hareketli bereketli insanı kazanmalar varmalarla dolu dolu bir hayat Rabbim herkese nasipler etsin, ayan beyan gönlümüzdekini anlatabilmek için görünür ve şeffaf kılsın, gerisi teferruattır…

Bu şehirler sokaklar bizimdir gelmeyene sevmeyene üzülür
Bu sokaklarda evler olmasın ayrılıkla dolu bak gözyaşları dökülür
Bu evlerde huzur olsun söylediğimiz bir şarkı bizleri gülümsetir 
Yollar yürürken kilim doku der her kilometre başında sevginle bu görülür
Düşer kaldırımlara nakış nakış güzelliğinle serilsin yollar geleceğini bizi düşünür

  Bu usul usul yürüyüşümüz her daim hayırlı ola hayırla nurla dola, insanı sevmek ilgimizi çeksin, mesleğimiz olsun kolumuzda altın bilezik olsun.
Mehmet Aluç