Felek-İ Eflak’a Kadar
Felek-i Eflak’a kadar âlemi ilahı aşkın sırrı
kaplamış
Şemsü'ş-şümus gibi parlak gönüle aşk
yaslanmış
Gönlüne alana iksir-i nurani sabırla olmuş
yoldaş
Her iki âlemde yol alırken bir an olsun yalnız
kalmamış
Kesin delil ile aşk sert kayaları gelişiyle
parçalamış
Değersiz gönüllere uğramamış ucuz mal gibi
satmış
İnsanlık âleminde aşk toy kuşun kanadıyla
uçurmuş
Her iki âlemde yol alırken bir an olsun
yalnız bırakmamış
Aşksız yollar çıkmaza çıkmış yolu bulunmayan
yol olmuş
Aşk ile olanlar gönlü aşk ile süslemiş hakka
yol bulmuş
Gören görür Allah'ın varlıklar üzerinde
haşmetini aşkla, aşk nurmuş
Her iki âlemde yol alırken bir an olsun çaresiz
bırakmamış
İnsan ve cinlerin imtihan meydanı elbet bu dünya
Biraz keder çileyle ey kul ne oldu öldün mü
sen ya
İnsanların zihinleri, fikirleri, anlayışları
tahlil edilir ya
Aşkla yol alanın gönlü naiftir görünür
ışıltısı gönül gözüyle sar ya
Her iki âlemde yol alırken bir an olsun
çaresiz nursuz bırakmamış aşk
Mehmet Aluç-Gülveren
Felek-i eflak: Göğün son katı
Şemsü’s- Sümüs: Güneşlerin güneşi; Vega yıldızı.
İksir-i Nurani: Her derde deva olan tesirli
ilaç