DUDAK’ DEĞMEZ

 

Özü sözü yalan yar, duy perişan ahvalim

Meşk dergâhında parlarken ziyam, artık söndüm

Dil kilitli dudakdeğmez’ im bitti sualim

Dert muamma tabip ateş iken küle döndüm

 

Gönül her dem hasret çeker yârin uzağında

Pişip durdu sol yanım gecenin sazağında

Şer ile yoğrulmuşken feleğin tuzağında

Bilinmezliklerde ihanet-i dil-e kandım

 

Hu çekerken deli gönül, Elif’e şerh düşer

Gönül ’ki mücrim halde meşk ateşinde pişer

Taht kurmuşken kalbe ayrılık serde us şaşar

Aşikârken aşk-ı halim, ol yâre ayandım

 

Düş fakiriyim, yar olmayan düşe daldırır

Yar deyi inleyen gönlüme hicran doldurur

Ağlar çeşm-i siyahım bağda gülü soldurur

Bağımda bitmeyen gülün alına boyandım

 

Yoğruldu ömrüm acıyla aç bi-ilaç derde

Nasibin ayrılık der ol felek, vuslat nerde

Mecnun oldum sayende akıl kalmadı serde

Kerem oldum olmayan yârin harına yandım

 

Kördüğüm oldu kalp bu aşkın muammasında

Dert dikiş tutmaz, gönül bohçamın yamasında

Divane’ mi ararsın, Yusuf’ un simasında

Anladım yar, bu hayatta artık bir ziyandım

 

_______________ Saklı Düşlerim _