Di̇n elden gi̇der mi̇?
DİN ELDEN GİDER Mİ?
Sokak
röportajında konuşuyor adam.
“Memleketin
ekonomisi çok iyi. Benim işim yok. Emekliliğim yok. Şu üstümdeki ceket
pantolondan başka giysim de yok. Evim kira…”
Devam
ediyor.
“Allah’ıma şükür geçinip gidiyorum. Allah
rızkı veriyor…”
En
önemlisi;
“Allah bize
din iman versin. Yeter ki din elden gitmesin. Ezanlar susmasın. Camiler
kapanmasın. Bayrak inmesin.” Diye söyleniyor adam.
Adamın
hiçbir geliri yok. Geçiniyor. Hükümeti çok beğeniyor. Tek derdi din elden
gitmesinmişmiş.
Ulan senin
elinde yiyecek ekmek yok. Tepende çatı yok. Eline bu “din” nereden geçti. Ulan
bu bir örgümü dini elden kaçacak? Din, imam ve de Allah tutkusu insanın
gönlündedir. O inancı alıp gidecek bir güç yoktur.
Bu ülkede,
yalancı siyasetçilerin dedikleri gibi hiçbir cami kapatılmadı. Ezan susmadı ve
bayrak inmedi.
Hiçbir
geliri olmadan, yiyip içen barınan bir insan resmen dilencidir. Siyasilerin oy
devşirmek için verdikleriyle idare eden bir yaratıktır. Bu kişilerin fikri
yoktur. Sadece ekmek verildiğinde yiyebilecek kadar akılları vardır.
Ne yazık
ki, din odaklı çalışan siyasiler kendilerine biad edecek insanların midesine
hitap ederler.
Bak çağırın
155 şi. Biz burada kürtaj yapıyah! Hain! Kahbe! Sözleriyle çemkirir bu
yaratıklar.
Din elden
gitmez!
Ancak
insanların gönlündeki inanç sevgisi siyasilerin elinde oyuncak olabilir. Elden
ele dolaşan kutsal kitap bir pazarlama aracı gibi kullanılır.
Birçok
yaşlı insan bu sallamalardan etkilenip oyunu onlara verir. Verirde, ne yediği
ekmek nede katık artar. Nede ikinci bir elbisesi olur. Nede yaşam standardı
artar.
Sallayanların
sallanacak çok şeyleri olur.
Din elden
gitmez.
Dincilere
inananların çocuklarının gelecekleri yok olur gider.
İçi başka
dışı başka dinci siyaset erbapları saltanatlarını en iyi şekilde sürdürürler.
Körü körüne bir yere bağlı olanlar bu devranın baldırı çıplak ortaklarıdır.
Şişeyi dışından yalarlar. Ekmeklerini fırın camına sürerek yerler.
Din elden
gitmez. Devredilemez. Tapusu yoktur.
Bir insanın
inancını iktidardakiler koruyamaz. Muhalif olanlarda yok edemez. İnanç kişinin
tekelinde yüreğindedir.
Din elden
gitmeyecek, ancak din siyaseti yapanlar çekip gidecek.
Bu
memlekette 60 yaş üstü insanların 18 yaşını bulmamış gençlerin geleceklerini,
oylarıyla sabote etmeye hakları yok.
Elden giden,
İslamiyet ya da başka bir inanç değil. Geleceğimiz elden gidiyor.
Trenler
geçiyor, bakıyoruz.
Bakmaktan
vaz geçip, gerçekleri görmemiz gerekiyor.
Yeter ya!
Şuayip
ODABAŞI
Eğitim mi önemli karakter mi ?
Padişah vezire sormuş:
Eğitim mi önemli karakter mi ?
Vezir düşünmeden cevap vermiş:
Karakter padişahım.
Padişah memleketin her yerine tellallar çağırtmış.
-Duyduk duymadık demeyin
en iyi hayvan eğiticisine yüz kese altın
en iyi hayvan eğiticisi padişahın huzuruna çıkarılmış.
padişah hayvan eğiticisine sormuş:
-Bir kediye tepsiyle servis yapmayı
ne kadar zamanda öğretebilirsin ?
-Altı ayda öğretirim padişahım.
Altı ay dolmuş, huzura alınmış.
padişah:
-Öğrettin mi ?
-Öğrettim padişahım.
Saray erkanı toplanmış,
kedi elinde tepsi servis yapmaya başlamış,
tam vezirin önüne gelmiş
padişah yine vezire sormuş:
Vezir ! demiş.
Eğitim mi önemlidir karakter mi ?
Vezir padişahın sorusuna cevap vermeden önce
cebinde hazır tuttuğu fareyi yere bırakmış.
kedi tepsiyi attığı gibi
farenin peşinde koşmaya başlamış.
tabi altı aylık eğitimde boşa gitmiş.
Vezir cevap vermiş;
-Karakter padişahım.
Önüne bir fare düştüğünde,
eline bir fırsat geçtiğinde,
çıkarı için vatanını atmaktan,
halkını harcamaktan tereddüt etmeyecek
yüksek eğitimli kedilerden,
Rabbimiz bizi muhafaza kılsın.