DAĞ Köylü 

Bi'çare sahipsiz kalmış serçeyim
Karnı aç kuzgunun tırnaklarında...
Amele çocuğu kadar gerçeğim;
Gözyaşı olmuşum yanaklarında...

Kıl çadır içinde göçer kızıyım
Garibim; bozkırın yanık sazıyım
Cudinin nabzında dinmiş sızıyım
Diclenin en kuytu koyaklarında...

Mazlumum masunum günüm ertesiz
Dağ başları gibi kimsiz kimsesiz
Hiç tatmadım hayat nasıl çilesiz?
Ağa babaların konaklarında...

Uç verir hayâlim ardıçlar uzar
Toroslar benimle göğsünü bezer
Yılkılar gelir de sinemde gezer
Hürriyet hazzı var toynaklarında...

En ücra yerdenim haritam yırtık
Adresim "dağ köylü" âh bana katık
Varlığım bilmece desenim yutuk
Yalnız bir söğüdün yapraklarında...

"Ara ver de karlı dağlar ara ver
Götür selamımı nazlı yâre ver"
Türküler, türküler; inler gök ve yer
Sılanın hasretlik uzaklarında...

Ferhât'ım azmimi taşlara sorun
Şirîn'i döktüğüm yaşlara sorun
Hâlimi divane başlara sorun
Yanmışım sevdânın ocaklarında...

Sarıkız çıkarken kaz dâğlarına
Taş oldum da beni bastı bağrına
Ey âşık beni bul yürek ağrına
Yüksek yaylaların leylaklarında...

Dağlıyım; dağ kokar hep üstüm başım
Dağlıyım; güneşin koynunda aşım
Ağrıdağı göğsüm uludağ başım
Efkârım Kemah'ın yıpraklarında...

Hüznüm içkin sızı kaval sesinde
Çalan beni üfler her nefesinde
Umudum ötenin bir ötesinde
Umudum kafdağı şafaklarında...

"Kalkın turnam kalkın Van'dan sökülün
Erciş'in düzüne konun dökülün"
Harran ovasında dönün bürkülün
Peygamber izi var topraklarında...

Gelmişim dünyaya göçkün bir evde
Palandöken'liğim yolum hep şevde
Narmânî olmuşum yürekçem yivde
Tek mefsim zemheri; sazaklarında...

(Nurullah Özdemir) NARMÂNÎ 20.08.2020