KARANLIĞIN TAKSİMİ 

Karanlık odalarda rûhumu elem sardı
Acının her rengiyle pencerede tuvalin
Perdenin gizlediği titrek bir kalbin vardı
İhtişama kıvrılan gölgelerdi evvelin 

Karanlığın içinde yankılanırken sesin 
O derin gözlerinde yine hüzün belirdi
Hıçkırığa karışır buğulanan nefesin 
Câzibenin nemini aynalar da bilirdi 

Karanlığın taksimi bir demet acı sundu 
Gücenik şakakların güneşi bekler iken 
Gidişinin ardından rüzgar dâhi durgundu 
Mahcup adımlarında tene saplanır diken 

Kaldırımlar yırtılır gecenin çemberinde
O an bağrın tutuşur geçer öz diyarına
Gözyaşın pervâsızca akar durur derinde 
Mazisini terk eden sarılır hep yarına 

Gölgeni karşılarım bundan sonra her gece
Umudun kundağında bin yıllık harabeden
Cana aksettirdiğin yüzün kaldı sadece
Kuytuda filizlenip serpilirken şu beden 

Ziya Üçer (Ebrârî)

Card image cap