℃ / ℃
Boyu posu yerindeydi. Geniş omuzları ve beline doğru incelen gövdesiyle oldukça zarif görünüyordu.
Üzerindeki işleme çiçek ve yazılardan oluşan giysisi pek bir ihtişamlıydı. Başındaki tac çok değerli olmalıydı ki; kimbilir bedeli ne kadardır diye düşünmekten alıkoyamadım kendimi...
Saçları tacının kenarlarından kıvrım kıvrım boynuna kadar uzanıyordu.
Işıl ışıl gözleri ve gül gibi bir yüzü vardı. Burnu ise sanki yüzüne konulmuş bir nazar boncuğu gibiydi...
İsmini ve kim olduğunu bilmiyordum. Tanışmak istedim:
"Bakar mısınız?"
diye seslendim; cevap vermedi. Tekrar seslendim:
"Afedersiniz!.."
Yine bir cevap yoktu. Oldukça ilgisiz ve soğuk duruyordu nedense...
Yanına sokulup elimi uzattım yine bir tepki göstermedi. Etrafında bir tur attıktan sonra elbisesinin üzerindeki yazıya dikkat kesildim;
"Hüve'l Baki" yazıyordu.
Bir Fatiha okuyup ayrıldım oradan
Cemil Baştürk
