Card image cap
Sevmeyi̇ sevmek

"Birini veya birşeyi neden sevmiyorsun?" diye sorsanız 

bir sürü neden sayabilirim. 

Ama "Bir şeyi niye seviyorsun?" diye sorsanız, 

tek bir kelimeyle cevap veririm: 

"Çünkü; SEVİYORUM..." 


Bazen nedensiz seversiniz. 

İnsan bir böceği niye sever ki ? 

Ondan ne menfaati olabilir ?  

Çiçek olsa, "estetiği var, kokusu güzel" denir. 

İnsan bir kuru dalı, bir acı gülüşü, 

bir "nasılsın"ı niye sever ? 


O insanın gönlünde meydana getirdiği derinlikten mi, 

yoksa o kelimenin arkasında yatan 

devasa anlamdan dolayı mı ?

Bazı sevgiler ise hiç bir şey ifade etmez. 

Sonu yoktur. 

İmkânı hiç yoktur. 

Olacak gibi de görünmez. 

Akılla kalbin kıyasıya rekabetinden, 

zihin yorgun, gönül bitkin,düşer.

Lâkin ne gönül yorulmuştur, ne de akıl ikna olmuştur...! 

Bazı sevgiler de baldıran zehiri gibidir. 

İçtikçe, acı ve mutluluğu bir arada yaşarsınız. 


Bu; içerdeki us'lanmayan gönülle 

aslı bilmeyen aklın başabaş gitmesidir. 

Tutkuya dönüşür, esir eder, 

eseri gözle görülür hâle gelir. 

İllet olur, dert olur, gönlü  yaralar, ömrü yarılar, 

geceyi gündüze, gündüzü geceye katar.

Sevgi dengesizdir. 

Saygıya, samimî bir kalbe tutunmadıkça tökezler. 

Düzen bozar, hatır yıkar.

Sevgi; Allah'ın yarattığı bir his olsa da duamız şu olmalı: 

"Allahım, Seni sevmeyi, Seni sevenleri sevmeyi, 

Senin sevgine yaklaştıracak şeyleri sevmeyi nasip et. 


Ve Senin sevgini çöldeki soğuk sudan 

daha sevimli kıl." (Hadis-i Şerif) 

İşte o zaman bu sevgi; 

ne zehir olur ne de senin yemeğe ve 

hayata karşı iştahını kesen bir duygu. 

Aşeren kadınlar gibi, her şeyi sever, 

her şeyi ilk defa görüyormuşcasına coşkuyla seyreder, 

tefekkürle lezzetine varırsın... 


"Gönlü zengin" derler ya hani, seni sever, 

senin sevdiğini de, seni sevindirecek şeyleri de sever. 

Gönül koymuştur gönlünün üstüne. 

Öyle alınan, kırılan bir gönül koyma değil. 

Hani "elinin üstüne el koyma" gibi. 

Sana güç ve güven veren bir sevgi. 

Dualarıyla, hayat savaşında sana yardımcı, 

destek kuvvet sağlayan bir sevgi.

Seni, Allah'ın eseri diye seven, 

senin adına senin gibi sevinen bu kullar, 

Yunusca sever, Mevlânâca sever. 

"Yaradılanı sev, yaradandan dolayı, ne olursan ol, 

tövbe et yine gel, 

bizim dergâhımız umutsuzluk dergâhı değil" dercesine...

 

Böyle biriyle karşılaşırsanız, 

hiç bir şey yapmayın, sadece gülümseyin. 

Çünkü o sizi sevmiştir zaten. 

Bizim gibi çıkarcı, sevgisine değer biçen, 

fiyatla ölçen, mefaatle artıp eksilen, 

"kocan seni sağ sever, komşun seni var sever" 

havasında  olan sevgi, sevgi midir sizce ? 

Yoksa çıkar ilişkisi mi ?

Sendeki var olan bir menfaate bağımlılıktır. 

Onu başka yerde veya şeyde bulduğu zaman 

senin taşıyıcılığın sona erer...

Ey Rabbim! Nefsim için değil, 

Senin için sevmeyi nasip eyle. 

Başka türlüsü zarar, ziyan, gönül israfı.

Birbirini Allah için seven, 

Allah için buğzeden kimseler olmak dileğiyle.