Şah beyi̇tler–10
EŞREF-İ MAHLÛKAT
Gerçeği görmüyorsun, gözüne inmiş perde
Ey eşref-i mahlûkat, gölgen sürünür yerde!...
NE DİYE
İşi gücü bırakmış, hayaller kuruyorsun
Yollar seni bekliyor, ne diye duruyorsun?
TAŞ BAĞLAMAK
Bugüne ağıt yakar Fatihlerim, çağlarım…
Düşman gülmesin diye bağrıma taş bağlarım
VİCDANLAR
Vicdanlar sağırlaşmış, bir hoş seda gelmiyor
Tanzimat’tan bu yana Türk’ün yüzü gülmüyor
ZEHİRLİ BAL
Şifa diye sundular Türk’e zehirli balı
Büküvermiş boynunu mahzun hilâlin al’ı
UYRUKSUZ KÖLE
Milliyetim yok benim, uyruksuz bir köleyim
İzin ver kader usta, bir kez de ben güleyim
YORULMAK
Yüreğiyle yürüyen, yorulmak nedir bilmez
Hakikati konuşan, kırılmak nedir bilmez
HÜNER
Gözde değildir hüner, gözün üstünde göz var
Sözde değildir hüner, sözün üstünde söz var
ZAFERİ ERTELEDİK
Zannetme ki yenildik, zaferi erteledik
Hakikat kumaşıyla yalanı perdeledik
M. NİHAT MALKOÇ