Card image cap
Küstüm

Küstüm

sol yanıma

Sol yarıma

küstüm

hayatıma

Kendime

Küsülecek ne varsa…

 

Peki ya sen?

Hiç küstün mü kendine?

Başkaldıran asi yüreğine

Sormadan

Gönül tarlama

Girdiği için yüreğine küstün mü?

 

Söz geçiremedim

Sevgimle besledim

Büyüttüm yaşattım.

Bahar çiçekleri açarken içimde

Hazan vurdu

Son baharımızı görmeden

Kuruyup gittiler

İlkbahara küstüm…

 

Rüzgar ekip fırtına biçtim

İçimde deli dalgalar

Değişen ne olacak?

Ankara’nın kuru ayazında kalıp

Sahra çöllerinde yandım

Her gün güneş doğsa

Kır çiçekleri açsa ne çıkar

An be an içimde ölen birileri var

 

Bilemezsin ben varım içimde ölen

Yağmur gibi akarsın gözlerimden

Gözyaşlarımda sen vardın

Yaktım hatıraları

Çıkarttım aklımdan senli anıları

Uzaklaşıyorum seni hatırlatan her şeyden

Bir adım giderken

İki adım geliyorum ya

Bunu yapan ben miyim?

İnanmak gelmiyor içimden…

 

Kahrettim hayatıma

Küstüm kendime

Terk ettim uzaklaştım.

Küs durmanın

Kazananı olmasa da barışmayacağım

“O” şarkımızı da dinlemeyeceğim

Hatta hiçbir şarkıyı

Kâğıt, kalem

Dedim ya her şeye küstüm…

 

Kim demiş “erkekler ağlamaz” diye

İki gözüm iki çeşme

Zamansız

Vakitsiz

Ağlamak istiyorum günlerce

Bu acıyı da

Gözyaşlarıma gizler gömerim içime

Sakın üstüne alınıp üzülme

Sana değil

Sana gönül verdiği için

Sadece yüreğime

Bir de kendime küstüm…

 

 

Gündüzlerimin sessiz

Gecelerimin yalnız geçtiği zamanlardayım.

Karanlıklara doğru yürümek

Ve hiç dönmemek istiyorum.

O kadar çok söz düğümlendi ki

Söyleyemediğim

Boğazımdan aşağı şelale gibi akan

Yutkunamıyorum

Bir el hissediyorum ağzımı kapatan

Nefes alamıyorum.

Sanki kör bir hançer saplanmış

Gören yok

Kanıyor yüreğim için için…

 

Yaram derindir

Devası bulunmaz

Hiçbir merhem çare olmaz

Hazan vurmuş bir kere

Bahar kapımı çalmaz

Güneşimi kaybettim

Bir daha doğmaz

Müebbet yedim karanlıklara

Kör talihime küstüm…

Mustafa KARAAHMETOĞLU

03.04.2018