Card image cap
Kays nasil mecnun oldu

Pervane ateşin etrafında döner, döner, döner 

ve dayanamaz ateşe atar kendini. 

Maksadı kül olmaktır çünkü.


Aşktan yaratılmış bir âlemde binlerce âşıktan biri, 

Mecnun’un[1] hikâyesi bu da. 

Döne döne kül olmuş bir pervanenin…


O Mecnun ki ailesinin tek çocuğu, dualarla istenen, 

uğruna adaklar adanan, yıllarca beklenmiş kıymetli bir evlat. 

Mecnun değilken bir küçük Kays idi. 

Aşk belasına ana rahminde düşmüştü. 

Yani ki yazgısıydı dert çekmek, mecnun olmak. 

Doğar doğmaz gözyaşlarıyla yıkadılar tenini, 

süt yerine kan verdiler.


On yaşındaydı daha Leyla’yı gördüğünde. 

Aşkın en güzel hâli karşılık bulanı değil midir ? 

Ne mutlu Kays’a! Leylâ da sevmişti onu.  

İki harf vardı artık onu için , tüm ilim l ve y den ibaretti

Baştan sona aşk muradıyla yananlara ne mutlu?..


Bir zaman sonrada aşikâr oldu aşkları, 

Leylâ okula gitmez oldu dillere düşünce. 

Ve Kays’ın Mecnun olma yolculuğu başladı böylece. 

Bir kere feleğin eline düşmeyegörsün insan. 

Gam derdiyle Mecnuna dönmez de ne olur ?


Mihnet çölünde tozlara bulanmıştı Mecnun. 

Karıncalarla konuşuyor, yılanlarla arkadaşlık ediyordu.   

Babası derdini sorduğunda oğluna,

Cevap verdi Mecnun sus baba Leyli sözü söyle yoksa sus… 

Leyli, Leyli, Leyli…


Mecnun’un boynundaki sevda ilmeğini gören babası, 

Leylâ’yı ailesinden istedi. 

Fakat Kays Mecnun’du artık. 

Aklını bir yerlerde bırakalı epey zaman olmuştu. 

Leylâ kabilesinin incisi. 

Verilir mi bir Mecnun'a ? 

Hakaret saydılar bunu. 

Derdine deva bulsun dediler. 

Aşk deliliğine çare var mı ?..


Babası dergâh dergâh dolaştırdı, 

doktorlardan medet umdu, adaklar adadı, 

son çare Kabe’ye götürdü oğlunu.


Dua etti Mecnun:

Yâ Rab bu harem-serâ hakiyçün

Bu ma’bed-i pür-sefâ hakiyçün



Sal gönlüme derd-i aşkdan gâm

Her lahza vü her zamân ü her dem


Aşk derdine müptela olunca 

bir kimse bir dem belâ-yı aşktan cüda olmak istemez. 

Mecnun da istemedi Allah’tan şifasını. 

Kim hastaydı orası meçhul. 

Kendini dert edinen deva ister. 

Mecnun çokça vakittir geçmişti benliğinden… 

Baştan sona aşktı artık. 

Daha belâ daha gam istedi Allah’tan. 

Bir Hak aşığının duası kabul olmaz mı ? 

Arttı Mecnun’un aşkının ateşi. 

Yandıkça yandı…


Nevfel diye savaşçı bir yiğit vardı. 

Kavuşturmak istedi iki âşığı. 

Leylâ’nın kabilesiyle savaşa tutuştu. 

Dualar ediyordu Mecnun Leylâ’nın kabilesi kazansın diye. 

Sevdiğinin kabilesinden biri ölünce yüzünü yırtıyor, 

kan akıtıyordu. 

Ne ki Nevfel yenilecek gibi olursa 

sevinçten ne yapacağını bilemiyordu. 

Şimdiye kadar sırtı yere gelmemişti hiçbir savaşta Nevfel’in ,   

Mecnun’un dualarıyla yenişemeyince kendi kendine söz verdi 

bir daha Leylâ lafı etmemeye…


Hangi gerçek âşık muradına ermiş ki ? 

Leylâ’yı da İbn-i Selam’la evlendirdiler. 

Sitemler etti Mecnun Leylâ’ya. 

Bahtı isminden kara Leylâ… 

Elinde olsa koşa koşa Mecnun’a varmaz mıydı ? 

Ey Pervane, ateşe yanmak bir tek senin kârın mı ? 

Sen yanmak nedir bir de ateşe sor…


Leylâ bir mektup yazdı Mecnun’a anlattı derdini, 

işte o zaman Mecnun anladı ki gam ülkesinin tek padişahı yok. 

Leyla da yanmakta… İbn-i Selam’a da yar olmamakta.


İbn-i Selam derdine deva olamadı Leylâ’nın 

ve herkesten önce onun kapısını çaldı ölüm. 

Engel yoktu artık âşıklar arasında… 

Kavuşmak bir mesele ise…


İki âşık karşı karşıya şimdi. 

Leylâ Mecnun’u tanımıyor. 

Mecnun aynı Mecnun değil. 

Mecnun Leylâ’yı tanımıyor. 

Mecnun aynı Mecnun değil. 

Tanısa ne fark eder ?  

Mecnun’dan gayrı bir Leylâ yok artık. 

Gözle görüneni değil tende gizli canı seviyor Mecnun. 

Cismi neylesin?..


Mecnun’dan ümidi kesen Leylâ 

hayattan da ümidini kesti, toprak oldu. 

Onun kabrinin başında ağlarken can verdi Mecnun da. 

İki aşığı aynı kabre koydular. 

Lakin ne demiş Yunus 

“ Ölen hayvan durur, aşıklar ölmez.”.


Mecnun kelimesi,cinnet ve cünun kelimeleri ile birlikte cin 

kökünden türetilmiştir.

Leylâ İbn-i Selam’ın ona yaklaşmasını engellemek için 

bir cinin kendisine musallat olduğunu söyler. 

Mecnun isminin kökeni düşünüldüğünde 

Leylâ’nın Mecnun'u kastettiği anlaşılmaktadır.


   Bir safhada lâm ü yâ mükerrer

   Yazardı anı kılurdı ezber


   Kim bu iki harfdur murâdum

   Rûşen bular iledür sevâdum